Donmuş denizin engin buz çöllerinde. | Open Subtitles | فوق الأراضي الجليديّة الواسعة للبحر المتجمّد. |
Ressam, heykeltıraş, mimar, şair... 16. yüzyılda yaşamış bir İtalyan. engin görüşü ile tanınır! | Open Subtitles | إيطالي وُلد بالقرن الـ16 معروف برؤيته الواسعة |
Böylelikle alternatif tedavilerin engin dünyasına karşı çok daha hoşgörülü hale geldim. | TED | لذا أصبحت متسامح أكثر مع العالم الواسع من العلاجات البديلة. |
Ben, senin ışık kadar kolay farkedebileceğin, ama senin giriş yapmış olamadığın çok engin bir ağ'ya bağlıyım. | Open Subtitles | أنا مُتصلة بشبكة شاسعة. بالنسبة لكِ، حيث لم تدخلينها ربّما تُدركينها كالضوء ببساطة. |
Ne kadar engin, uçsuz bucaksız ve akıllara zarar büyüklükte olduğuna inanamazsınız. | Open Subtitles | لن تصدق كم هو كبير و واسع بشكل ضخم لن يصدقه عقلك |
Henüz 200 yıl önce ilk insanlar bu engin kıtayı görebildi. | Open Subtitles | لقد مرّ مئتيّ سنة فحسب منذ أن ألقى أول إنسان نظرةً خاطفةً على القارة الشاسعة |
Şimdi, elbette, okyanusun hâlâ karanlık olan engin alanları var ve çoğu az gelişmiş bölgede de hâlâ karanlık var. | TED | الآن بالطبع، هناك مساحات واسعة من المحيط لا تزال مظلمة، ومازالت العديد من المناطق المتخلفة مظلمة. |
Ey yurdumun engin göğü altın tarlaları... | Open Subtitles | اوو جميل للسماءِ الواسعةِ لموجاتِ الحبوبِ العنبرية |
engin ormanlar ve eşsiz vahşi hayat onların sığınağı. | Open Subtitles | لغاباتها الواسعة. . و مأوى الحياة البرية الفريدة |
Ve bu benim kadınlarla olan engin deneyimimden? | Open Subtitles | وهذا رسم من خبرتي الواسعة مع النساء, أفهمت؟ |
Sadece basit bir soruydu, engin hukuk bilgini ezberden sayıp dökmen için bir fırsat değildi. | Open Subtitles | كان مجرد تساؤل بسيط, وليس لاختبار معلوماتك الواسعة في قوانين الولاية. |
Faydalı kilin bulunduğu yerler Ara Papağanlarının dünyadaki en büyük yağmur ormanı hakkındaki engin bilgilerinin sadece küçük bir bölümü. | Open Subtitles | المواقع التي يوجد فيها الطين الطبي هم جزء فقط من معرفة الببغاء الواسعة لأكبر الغابات المطيرة في العالم. |
Bu, galaksileri bir arada tutan engin uzay kumaşıyla dokunmuş bir model. | Open Subtitles | ..إنه النمط الذي يشكل النسيج الواسع للكون و الذي يربط بين كل هذه المجرات |
Çimenlikte yaşayan canlılar için de bu, bir yağmur ormanı kadar engin ve muazzam bir manzaradır. | Open Subtitles | وبالنسبة للحشرات التي تعيش على الأعشاب هذا المشهد الواسع والضخم هو كما الغابات المطيرة |
Bazı uydular kazlın buz tabakası altında hapsolmuş engin okyanuslara sahiptirler. | Open Subtitles | وأقمار بمحيطاتٍ شاسعة حبيسة تحت جليدٍ سميك |
Arkamdaki, çoğu kutup buzulu gibi, iç kısımlardaki engin bir buz örtüsünden akıyor. | Open Subtitles | هذه كمعظم أطواف الجليد القطبية، تجري عبر صفيحة جليدٍ شاسعة داخل اليابسة |
Ancak, bunun yanında evrenin tuhaf, muhteşem ve engin olduğunu da fark ettim. Bir uzay gemisiyle keşfedilemeyecek kadar uçsuz bucaksızdı. | TED | ولكنني تعلمت أيضاً أن الكون غريب، رائع وشاسع، وفي الحقيقة واسع جداً على أن يتم اكتشافه من خلال مركبة فضائية. |
En kötü tarafı da bazen derin ve engin bir okyanusu hayal ediyorum. | Open Subtitles | المخيف هو أنني أتخيل أحياناً محيط عميق و واسع فعلاً |
Kıtanın iç kısımları engin Amazon Ormanın hakimiyetinde. | Open Subtitles | المناطق الداخلية من القارة تغطيها غابات الامازون الشاسعة. |
Kütüphane engin ve büyüleyici. Fakat yıkık dökük. | TED | مكتبة الأرض واسعة ورائعة لكنها بالية ومتداعية. |
Muazzam boyutlarına rağmen, engin okyanuslarda nerelere gittiklerine dair çok az bilgimiz vardır. | Open Subtitles | على الرغم مِنْ حجمِهم العظيمِ، نحن ما زِلنا عِنْدَنا فكرةُ صَغيرةُ حيث يُسافرونَ في المحيطاتِ الواسعةِ |
Sir Stephen onun saf çıplaklığına ve engin gücüne hayran oldu. | Open Subtitles | السّير ستيفن إحترمَ تعرِّيها الوقح وقوَّتها الهائلة |
İnternetin tamamen iyi ve tamamen kötü olmak için fazla engin ve karmaşık olduğunu biliyoruz. | TED | نعلم أن الإنترنت شاسع ومعقد جدًا لأن يكون جيدًا أو سيئًا في كل شيء. |
O uçsuz bucaksız bilinmezliğin engin deryanın içinden ortaya çıkan yeni bir yaşam! | Open Subtitles | تنبثق من العدم المجهول من الإمتداد الشاسع إلى حياة جديدة |
Atıl engin gökyüzüne... Kat et okyanusu... | Open Subtitles | اندفع مُخترقًا السّحابة المستفحلة، *وامضِ عابرًا المحيط |
Hayatın doğu denizi gibi engin ve mutluluğun güney dağları gibi ulaşılmaz olsun. | Open Subtitles | اتمنى لك ثروة اكبر من البحر الشرقي وسعادة اعظم من الجبل الجنوبي |