| Sol tarafta bir yağ damlacığı görüyorsunuz, zeytinyağı. Bu zeytinyağı damlası enzimlerin saldırısına uğruyor. | TED | وعلى اليسار نملك قطرة زيت زيتون ويتم الهجوم على زيت الزيتون بواسطة الانزيمات |
| Uzun zaman sonra yemek yemenin şoku sanırım çok uzun zaman sonra enzimlerin çalışmaması... | Open Subtitles | اعتقد ان هذه صدمة الأكل بعد وقت طويل بدون دخول الانزيمات الى جسمي بعد هذه الفترة الطويلة |
| Bir sürü endorfin, pıhtılaştırıcı madde, ve iyi enzimlerin karışımı. | Open Subtitles | الكثير من الهرمونات العصبية والمخثرات وكل انواع الانزيمات التي تعطي الشعور الجيد |
| enzimlerin birçok farklı türü vardır ancak temelde yiyeceklerin enerjiye sindirimi gibi ileri dönük işlem yaparlar. | TED | هناك العديد من الإنزيمات المختلفة، لكنّها بشكلٍ أساسي تُسرع العمليات، مثل هضم الطعام وتحويله إلى طاقة. |
| Kusturucu enzimlerin seviyesini ölçmem gerek. | Open Subtitles | حسنا ، سآخذه لأختبار مستويات بقاء الإنزيمات |
| Biyoloji ders bir. Elektrik enzimlerin yapısını bozar. | Open Subtitles | علم الأحياء 101، تبدل الكهرباء طبيعة الانزيمات |
| enzimlerin aşırı büyümesi, radyasyona maruz kalma, bir virüs. | Open Subtitles | ارتفاع غير عادي في الانزيمات التعرض للاشعاعات |
| Birkaç saniye bekleyip enzimlerin kortizole bağlanıp bağlanmadığına bakacağız. | Open Subtitles | ننتظر بعض الثواني و نرى لو أن الانزيمات التحمت بالكورتيزول |
| enzimlerin yaptığı bu. | TED | وهذا هو عمل الانزيمات |