"erkekler ve kadınlar" - Translation from Turkish to Arabic

    • الرجال والنساء
        
    • رجال ونساء
        
    • الرجال و النساء
        
    • الرجل والمرأة
        
    • رجال و نساء
        
    • الرجال والنِساء
        
    • الذكور و
        
    • الشبان والشابات
        
    • النساء والرجال
        
    Bir başka deyişle, Erkekler ve kadınlar hep birlikte ibadet ediyordu. TED بصورة آخرى .. كان الرجال والنساء يؤدون الشعائر سوية
    Tarihimizde ilk defa Hindistan'ın birçok şehrinde Erkekler ve kadınlar ülkedeki kadınların asıl vaziyetinin korkunç gerçekliğinin farkına vardı. TED و لأول مرة في تاريخنا استفاق الرجال والنساء على الحقيقة المرعبة لحالة النساء الحقيقة في هذا البلد.
    Erkekler ve kadınlar topu uzağa atabilme konusunda farklıdır. TED أحد الأشياء التي يختلف فيها الرجال والنساء هو مدى إمكانيتهما في رمي الكرة بعيدًا.
    Toplumlarında herkes, Erkekler ve kadınlar, cinsel olarak tamamen bağımsız. TED في مجتمعهم, كل واحد, رجال ونساء, مستقلين تماما عن طريق الاتصال الجنسي
    Örneğin bir işletme iflas ettiğinde Erkekler ve kadınlar farklı tepkiler gösterir. TED فمثلا، تكون ردات فعل الرجال و النساء مختلفة بعد إخفاق مشروع ما.
    Erkekler ve kadınlar arasındaki ilişkiler sevgi ile ilgili olmalı, Gordon. Sadece fiziksel yakınlaşma değil. Open Subtitles العلاقة بين الرجل والمرأة يجب أن تكون عن الحب, ليس فقط علاقة جسدية.
    Erkekler ve kadınlar iş yerinde gözyaşı akıttıklarında cezalandırılırlar. TED يُعاقب كل من الرجال والنساء في العمل عندما يذرفون الدموع.
    Şöyle düşünmeye başladım: Ya bu fon farkı Erkekler ve kadınlar tarafından kurulan işletmeler arasındaki temel farklılıklardan kaynaklanmıyorsa? TED فبدأت بالتفكير: ماذا لو أن فجوة التمويل هذه لم تكن بسبب اختلافات أساسية في الشركات التي أُنشئت من قبل الرجال والنساء
    Erkekler ve kadınlar hakkında konuşmamı yasakladılar. Open Subtitles وحظرتها سالومي اوتربورن تقول الحقيقة عن الرجال والنساء
    Erkekler ve kadınlar arasındaki sorunları bilen birine benziyorsun ne kadar seyrek işe yaradığını. Open Subtitles يبدو أنك شخص تعرف الصعوبات بين الرجال والنساء ونادراً ما ينجح الأمر
    Erkekler ve kadınlar daima birbirlerini kullanır ve suistimal ederler. Open Subtitles يسيء ويستغل الرجال والنساء بعضهم الآخر دائماً.
    Bu çok yaygın. Erkekler ve kadınlar mantar enfeksiyonu olabilirler. Open Subtitles من الواضح أنه شائع الرجال والنساء يمكن أن يصابوا
    Erkekler ve kadınlar bu gemilerle denize açılırlar. Open Subtitles ..الرجال والنساء الذين أبحروا على متن هذه السفن
    Toplumdan uzaklaştırıldıktan sonra yitip giden güçlü Erkekler ve kadınlar tanıdım. Open Subtitles عرفتُ رجال ونساء أقوياء ضعفوا بعد أن صاروا منبوذين
    Sadece kanunlarımıza aykırı Erkekler ve kadınlar değil fiziğe ve akla aykırı insanlar. Open Subtitles رجال ونساء لم يتحدَّوا فقط قوانيننا بل الفيزياء والمنطق
    Onları, bazıları bu görevde ölen cesur Erkekler ve kadınlar devirdi. Open Subtitles الثاني في القيادة تم القضاء عليهم من طرف رجال ونساء شجعان بعضهم فارق الحياة خلال هذه المهمة
    Bir başka konu da Erkekler ve kadınlar arasındaki ücret adaletsizliği. Open Subtitles مشكلة أخرى هي عدم المساواة في الأجر بين الرجال و النساء
    Bazen Erkekler ve kadınlar tamamen farklı dillerde konuşurlar. Open Subtitles في بعض الأحيان يبدو أن الرجال و النساء يتحدثون لغتين مختلفتين
    Erkekler ve kadınlar bir yerde çalışabilir ve aralarında hiç fark yok, ve bence her şey... Open Subtitles الرجل والمرأة يستطيعان العمل في مكان واحد دون أي تفرقة بينهما
    Erkekler ve kadınlar buraya kafalarını boşaltmak ve sağlıklarını korumak için gelirler. Open Subtitles رجال و نساء يأتون لهذا السبا لكي يصفو ذهنهم و يريحوا أجسامهم
    Fakat dünyanın her tarafında, dürüst Erkekler ve kadınlar görünmeyen düşmanla karşılaşmak için kalktı. Open Subtitles لكن في كافة أنحاء الأرضِ،' الرجال والنِساء يَرتفعُوا لمُوَاجَهَة العدو الغير مرئيِ'.
    - Eğer onlar olabiliyorsa, Erkekler ve kadınlar da olur. - Peki, hikâye nasıl bitti? Open Subtitles ـ إذا إستطاعوا فعلها ، فأيضاً الذكور و الإناث يستطيعون ـ كيف إنتهت القصّة ؟
    "Kulak verin genç Erkekler ve kadınlar, ve bunu her yerde ilan edin." Open Subtitles "اسمعوني أيها الشبان والشابات في كل مكان وانشروا قولي في كل حدب وصوب.
    Erkekler ve kadınlar hâlâ birbirlerinden nefret ediyorlar, yani iyiyim. Open Subtitles ،مازال النساء والرجال يكرهون بعضهم البعض فأنا علي ما يرام

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more