Konser tarihlerini erteledim ve klip çekimini iptal ettim. | Open Subtitles | لقد أجلت ميعاد حفلتك و ألغيت عرض الفيديو |
Yanına dönmeyi erteledikçe erteledim ve sonra da utancımdan gelmedim. | Open Subtitles | استمررت بتأجيل الأمر ثم أصبحت محرجاً بشدة |
Diyelim erteledim. Çekilirsem, başkası gelir ve bu budalayı pataklayabilir. | Open Subtitles | اؤجل ، وانسحب واترك هذه الحلبة لشخص ما ؟ |
Ailesine yas tutmak için bir gün vereyim diye soruşturmayı bir gün erteledim. Ama şimdi bir şeylerin üstünü örtüyormuşum gibi görünüyor. Bu saçmalık. | Open Subtitles | أجّلتُ التحقيق لأمهل عائلتها يومًا لرثائها لكنّي أبدو الآن وكأنّي أتستّر على أمرٍ ما. |
Hep bir hafta sonrasına erteledim, anladın mı? | Open Subtitles | ولكنت كنت أؤجل الأمر دائماً للأسبوع التالي، تعرفون هذا |
Onun için toplantıyı önümüzdeki haftaya erteledim. | Open Subtitles | لذا أجلتُ الإجتماع للأسبوع القادم |
Kampanyasında çalışmak için hukuk fakültesini erteledim çünkü bu ülkeyi doğru yöne çevirebilecek tek aday olduğunu düşünüyordum. | Open Subtitles | أنا أجلت مدرسة الحقوق من اجل المشاركة في حملته الانتخابية لأنني ظننت انه المرشح الوحيد الذي يستطيع وضع هذه البلد على الطريق الصحيح .لكن. |
Babanızın durumuna saygıdan ötürü, imza törenini erteledim. | Open Subtitles | إحتراماً لحالة أبوك, فقد أجلت التوقيع, |
Ama etkinlik planlamayla olan görüşmenizi erteledim. | Open Subtitles | لكني أجلت لقائك مع منظم الحدث |
Bu yüzden seyahat acentemizi aradım ve uçağımızı beş gün erteledim. | Open Subtitles | لهذا السبب اتصلت بوكيل سفرنا وقمت بتأجيل رحلتنا لخمسة أيام |
Tanıklık etmeyi erteledim ama ofise geri dönmek zorundayım. | Open Subtitles | قمت بتأجيل الأفادات و لكن علي العودة الى المكتب أثناء الجراحة |
- Sağlık testinizi çoktan erteledim. | Open Subtitles | لقد ألغيت اخبار اللياقة الخاص بكم ماذا ؟ |
Bugünkü işlerimi erteledim. Sana şehrimi göstermek istiyorum. | Open Subtitles | لقد ألغيت كلّ مواعيدي اليوم، وأودّ أن أريك مدينتي. |
- Kes! Gidişimizi bir iki gün erteledim diye seni sevmediğimi söylüyorsun. | Open Subtitles | اؤجل الرحيل ليوم او يومان وتقلي لي بأنني لا احبك؟ |
Hastayla ilgilendiğim için geziyi erteledim. | Open Subtitles | لقد أجّلتُ رحلتي جراء اهتمامي بالمريض |
Ben gidişimizi erteledim. Bunun hiçbir yararı olmayacak inan bana. | Open Subtitles | كان من الممكن أن أؤجل إخبارك بهذا ولكن هذا ليس من العدل... |
Adam Nye ile olan toplantıyı yarına erteledim. | Open Subtitles | لقد أجلتُ اللإجتماع مع "آدم نايي" إلى الغد الطاقة والماء ووزارة الإسكان بإمكانها الإنتظار |
Keşke daha fazla zaman geçirebilmemiz için onları oyalayabilsem ama zaten bir kez erteledim. | Open Subtitles | أتمنى لو كان بإمكاني تأجيلها ليتسنى لنا قضاء المزيد من الوقت سويا، لكنني بالفعل ماطلت "هوبكنز" مرة. |
Personel toplantısını erteledim. | Open Subtitles | لقد أعدت جدولة اجتماع موظفي الوزارة |
Yemin törenini iki kez erteledim. | Open Subtitles | فيما يخص طقوس نذور العفّة... فقد أجلتها مرتين، ولا أستطيع أن أؤجلها أكثر |
Planlanmış etkinlikleri erteledim bile. | Open Subtitles | أجّلت كل المواعيد |
Uçuşumu yarına erteledim. Yine erteleyebilirim- | Open Subtitles | ارجأت رحلتي إلى الغد يمكنني إرجاؤها ثانية... |