| Biliyor musun, o eski eve geri dönmeyi düşünüyordum. | Open Subtitles | كنت أفكر بزيارة ذلك المنزل القديم مجدداً |
| Bu köhne eski eve taşınıyorsun. | Open Subtitles | وقد انتقلت إلى هذا المنزل القديم والمروّع |
| Onları, nehir kenarındaki eski eve götürelim. | Open Subtitles | لنأخذهم الى المنزل القديم قرب النهر |
| Ben annemle o eski eve tıkılıp kalmıştım. | Open Subtitles | وأنا ووالدتي نظل في ذلك المنزل القديم |
| Evet, biz, hmm, biz eski eve geri taşınıyoruz. | Open Subtitles | نعم .. نحن سوف نعود إلى البيت القديم |
| Bu eski eve birileri taşındığı zaman genelde kasabada biraz dedikodu olur malum, evin geçmişi falan. | Open Subtitles | في العادة يكون هناك الكثير من الثرثرة في المدينة.. خاصةً عندما يسكُن أحدٌ في هذا المنزل القديم كما تعلم, مع تاريخهُ وكل شيء |
| Bu eski eve iyi göz kulak olun. | Open Subtitles | عليكم أن تهتموا بهذا المنزل القديم |
| eski eve satabileceğim bir şeyler bakmaya gittim. | Open Subtitles | "عدت إلى المنزل القديم محاولاً محاولاً أخذ أي شيء يمكنني بيعه" |
| - Şu eski eve bir bak. | Open Subtitles | . وانظر لهذا المنزل القديم |
| - eski eve taşınıyoruz. | Open Subtitles | -نحن سنرجع إلى المنزل القديم |
| eski eve yeni odalar ekledi. | Open Subtitles | الغرف إلى البيت القديم الاضافة |
| eski eve geldim. | Open Subtitles | عدت إلى البيت القديم |
| Şu eski eve bak. | Open Subtitles | انظري إلى هذا البيت القديم |