Bana lanet bir yüzük al, ona eskilerden birisini ver. | Open Subtitles | اشتري لي أنا خاتما , وأعطها واحدا من خواتمها القديمة |
Korkarım, eskilerden konuşmaya karşı koyamadım. | Open Subtitles | أخشى أنني لا أستطيع أن أقاوم مناقشة الأوقات القديمة |
Bu eskilerden. Yeni bir tane var mı Lance? | Open Subtitles | حسنا، هذا كان من المنتجات القديمة هل لدينا واحد جديد , لانس؟ |
İleri doğru gideceğim belki eskilerden birini görürüm. | Open Subtitles | سأذهب إلى الأمام ربما سأقابل بعض معارفي القديمة |
eskilerden bir şey çalabilirim, ama benimle dalga geçersiniz. | Open Subtitles | أستطيع تشغيل بعض الموسيقى القديمه و لكنكم ستسخرون مني |
eskilerden bahsetmişken çok fazlalarmış gibi görünüyor. | Open Subtitles | أتعلمي , بالحديث عن كل الاشياء القديمة يبدوا أنها كثيراً جداً |
Çok eskilerden, fakat hiçbir şey çağrıştırmadı. | Open Subtitles | يتبع المدرسة القديمة بالتأكيد لكنني لا أعرفه.. |
Yeni kişiler geldiğinde, artık eskilerden kalan oyuncaklarla oynamak istemez, onları atar ve yenisini alır. | Open Subtitles | لن يود أن يلعب بالعب القديمة ، بل يلعب بلعبة الجديدة |
Daha eski kitaplar. Daha eskilerden de eski kitaplar. | Open Subtitles | كتب قديمة أخرى ، أقدم ثم الكتب القديمة الأخرى |
Pekâlâ, geri döndük. Sıradaki şarkı eskilerden, benim en sevdiğim şarkılardan biri. | Open Subtitles | انت على حق ، نحن مرة أخرى واحدة من الأغاني القديمة المفضلة لدي |
eskilerden başlayıp güncele doğru geliriz diye düşünüyordum. | Open Subtitles | كنت أفكر أن علينا البدء بالأشياء القديمة ونتقدم منها |
eskilerden derlediğimiz şarkılar listelerde 4 numaraya kadar çıkmış bir şarkı ile devam ediyor. | Open Subtitles | ستستمر قائمتنا للأغاني القديمة بالأغنيةالتيقفزتإلى المركزالرابع على القائمة |
eskilerden kalma şu sözü duymuşsunuzdur, gerçi çok eski sayılmaz, "60 yaşındakiler artık 40 gibi gösteriyor" | TED | لعلكم سمعتم عن العبارة القديمة أو ربما العبارة الحديثة نسبيًا: "الستون هي الأربعون الجديدة، جسديًا". |
Sanırım...eskilerden bazıları henüz burada. | Open Subtitles | بدأت أشعـر... ببعضمن الأوقـات القديمة هنـا حتّى الآن |
-Benim eskilerden biri. | Open Subtitles | -هذا من أحد أشيائي القديمة إنه من النوع الذي يعمل فعلاً |
Bu bir klasiktir. eskilerden kalma. | Open Subtitles | انها تقليدية من المدارس القديمة |
Bakın eskilerden kim gelmiş yanımıza. | Open Subtitles | انظروا من جاء من الدار القديمة |
Şimdi eskilerden bir şarkı söyleyeceğim. | Open Subtitles | استمعوا، سأتبع نظام المدرسة القديمة |
Yaşamın eskilerden kalma bir döngüsüne bu kadar yakın olmak oldukça harika bir şey. | Open Subtitles | ...انه لمن الرائع تماماً ان تكون قريبا من مثل هذه الدورة القديمة للحياة |
Eminim, bu bayanlara eskilerden söyleyebiliriz. | Open Subtitles | بالطبع سنغني تلك الأغاني القديمه |
Artık eskilerden kalan pek yok. | Open Subtitles | و لم تعد الوجوه القديمه معك |