"esprilerine" - Translation from Turkish to Arabic

    • نكت
        
    • نكات
        
    • نكاته
        
    • نكاتك
        
    Ve onun fırtınalı esprilerine gülüyor olmalıydım. Open Subtitles وكان ينبغي بي الضحك من نكت عاصفة الرعد خاصته
    Hayır, kalıp Kitty'nin esprilerine gülmen gerekiyor. Open Subtitles أحتاجك ان تبقي وتضحك على نكت كيتي.
    Babamın yaptığı o ergenlik esprilerine gülmek zorunda kalırdık. Open Subtitles ماذا عن كل الوقت الذي نضحك فيه عن نكات أبي المراهقة الفضيعة؟
    esprilerine güleceğim. Hepsi bu. Open Subtitles اضحك على ما تقول من نكات هذا كل شيء
    Onunla akşam yemeğine gideceğim, dans edeceğim yüzeceğim, esprilerine güleceğim ona sarılacağım ve altı hafta falan sonra birgün... Open Subtitles سأتعشى معه ، و أرقص معه و أسبح معه و أضحك على نكاته سأغفله
    Ama patron tam bir pislik. Artık güvenlikten sorumlu olduğu için esprilerine gülmemiz gerekiyor. Open Subtitles إنه خارج مجال الشرطة الآن ، ويفترض بنا أن نضحك على نكاته
    - Gerçekten mi? Kötü esprilerine gülmem için bana ihtiyacı var. Open Subtitles لو توقفت عن نكاتك السيئه فهذا سيعني لي الكثير
    Patronumun esprilerine gülüyorum. Bunun nesi kötü? Open Subtitles اضحك على نكت رئيسي مالمهم؟
    11 Eylül'den beri itfaiyeci esprilerine karşı hassasım da. Open Subtitles أنا فقط... حساس بخصوص نكت رجال الإطفاء بعد 9/11 و...
    Rektum esprilerine gülüyorsun, işten erken çıkıyorsun. Open Subtitles أنت تضحكين على نكات السيد المحترم
    Ve biliyorum ki hepimiz Aydınlanma Çağı'nda Paris salonuna veya Algonquin Yuvarlak Masası'na bakıp, "Ah, keşke bunun bir parçası olabilseydim, keşke Dorothy Parker'ın esprilerine gülebilseydim." TED وأعلم أننا جميعاً نعود لتلك الأيام: من "الصالون الباريسي في التنوير"، أو " مائدة الغونكوين المستديرة "، ونتمنى: " أواه، أتمنى لو كنت جزءًا من ذلك، أتمنى لو أضحكتني نكات دوروثي باركر ".
    Demek istediğim, havuç kafa esprilerine alıştık ama bu... Open Subtitles أعني .. أننا معتادون على نكات (كاروت توب) (كاروت توب) كوميدي أمريكي
    esprilerine gül. Open Subtitles و تضحك على نكاته
    ...esprilerine gül. Open Subtitles أضحكي على نكاته.
    O yüzden yalakalıklar esprilerine gülmeler ve sen gidince yatağında kestirmeler yok artık. Open Subtitles لذا لامزيد من تملق مؤخرتك ولاضحك على نكاتك الصغيرة وقومي بأخذ قيلولاتك القذرة لسريرك عندما تذهبين
    - Senin Yahudi esprilerine ne demeli? Open Subtitles وماذا عن نكاتك عن اليهودية؟
    esprilerine rağmen, evlilikten değil Mona'dan dolayı mutsuz olduğunu düşündüm. Open Subtitles ورغم كل نكاتك توقعت دائماً أنك لست سعيداً مع (مونا). وليس فكرة أن تكون متزوجاً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more