"eteğimi" - Translation from Turkish to Arabic

    • تنورتي
        
    • التنورة
        
    • تنورة
        
    • تنّورتي
        
    • تنورتى
        
    eteğimi aşağıya çekmiştin ve bütün salon külotumu görmüştü. Evet. Open Subtitles لقد سحبت تنورتي و رأي الحضور كله ملابسي الداخلية
    Çıktığı ben bile değilim, yine de eteğimi çıkarttırıyor. Open Subtitles ليس موعدي حتى و لا زال يستطيع أن ينزع عني تنورتي
    Çıktığı ben bile değilim, yine de eteğimi çıkarttırıyor. Open Subtitles ليس موعدي حتى و لا زال يستطيع أن ينزع عني تنورتي
    Şu yeşil süet eteğimi giymiştim. Open Subtitles أوه, كنت أرتدي تلك التنورة الجلد الخضراء.
    Ben de bu işe balıklama dalıp, kürkü paten eteğimi giyeceğim. Open Subtitles أعتقد أنني سأذهب إليه وأرتدي تنورة الفراء للتزلج
    Acıttı bu. Ben gideyim. Şu aptal sabahlığı çıkarıp eteğimi giysem iyi olacak. Open Subtitles عجبًا، هذا ثقيل، حسنٌ، سأذهب، عليّ أن أخلع هذا الرّوب السّخيف وألبس تنّورتي.
    eteğimi sıyırdı, elini arka cebine attı ve bir prezervatif çıkardı. Open Subtitles و رفع تنورتي و وضع يده في جيبه الخلفي و أخرج واقي ذكري
    eteğimi çıkarıp aletini ateşlemek dışında herşeyi yaptım nerdeyse. Open Subtitles فعلت كل شيء إلا خلع تنورتي وإطلاق النار للبدايه
    Ama ona eteğimi kaldırıp akşam yemeği zilini çaldığımı düşündürmeyecek türden bir şey. Open Subtitles و لكن لا يجعله يفكر أنني أرفع تنورتي و أرن جرس العشاء
    eteğimi kaldırıp, elimi içime sokuyorum ...ve kendime yavaşça dokunuyorum Open Subtitles ثم ارفع تنورتي وأدخل يدي ثم المس نفسي ببطئ
    Evet, sonra sana şu kadife mini eteğimi vermiştim, Judy'nin mağazasından aldığım. Open Subtitles نعم، و أعرتكِ تنورتي القصيرة المخملية من محل جودي
    Klima, eteğimi onun yüzüne geçirip, posta kutusuna çarpmadan önce, yoldan 200 metre aşağı gittik. Open Subtitles لقد تعدينا 200 متر على الطريق قبل أن يفجر المكيف تنورتي على وجهه وصدمنا في صندوق بريد
    eteğimi kaldırdı. Open Subtitles و قام بتمزيق القميص وسحب تنورتي
    Leopar desenli eteğimi gördünüz mü? Open Subtitles هل رأي أحدكم تنورتي بقماش النمر ؟
    Gerçekten de eteğimi beğendiğini düşünmüyorum. Open Subtitles لا أعتقد أنّ تنورتي أعجبتها حقاً
    İnanmazsın aynı gün eteğimi yaktım. Open Subtitles أعتقد أن تنورتي احترقت في نفس اليوم.
    eteğimi açık havada kurutuyordum ve evden çıkmak zorunda kaldım. Open Subtitles لقد كنت أجفف تنورتي ، وكانت مبتلة كثيراً .
    Aniden eteğimi kaldırdı ve beni becermeye çalıştı. Open Subtitles عندما فجأة رفع تنورتي وحاول أن يضاجعني
    Bu gecelik eteğimi yukarı kaldırmam gerekmiyor mu? Open Subtitles إذاً لا أحتاج أن أرفع التنورة هذه الليلة؟
    Bugün iskoç eteğimi giymediğime sevin. Open Subtitles فلتكوني سعيدة لعدم ارتدائي التنورة الاسكتلندية اليوم
    Hatta, izninizle, asistan eteğimi çıkarayım Barbra Streisand'in The Prince of Tides'da giydiği kalça çıkartan takımı giyeyim. Open Subtitles -شكراً لو سمحت, دعني أخلع تنورة المساعد و دعني أرتدي حلة الطبيب المعالج لـ (بابرة سترايسند) في فيلم "برينس أوف تايدز"
    Acaba yalasam mı, yoksa eteğimi kaldırıp kendime şaplak atmak için mi kullansam? Open Subtitles لا أعلم إذا ما كنت سألعقها.. أو أن أرفع تنّورتي وأصفع نفسي بها فحسب.. !
    Üstelik beni zayıf gösteren eteğimi giyiyordum. Open Subtitles و قد كنت ارتدى تنورتى التى تجعلنى ابدو نحيفة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more