"ethan hunt" - Translation from Turkish to Arabic

    • إيثان هانت
        
    • ايثان هنت
        
    • إيثان هنت
        
    • ايثان هانت
        
    Ethan Hunt, hâlâ dışarıda bir yerlerde. Bense burada oturmuş hep aynı soruyu cevaplıyorum. Open Subtitles إيثان هانت لا يزال هناك في الميدان، وأنا عالق هنا الإجابة عنه
    Benji Dunn ile Ethan Hunt hakkında görüşmemizin üzerinden 24 saat geçmeden cebinde opera biletiyle uçağa binip Viyana'ya gidiyor. Open Subtitles بعد أقل من 24 ساعة قابلناهم بينجي دن حول إيثان هانت وكان على متن طائرة إلى فيينا مع تذاكر إلى الأوبرا.
    Iskaladım çünkü Ethan Hunt orada seni arıyordu. Open Subtitles فاتني بسبب إيثان هانت كان هناك أبحث عنك.
    Ethan Hunt ve takımı az önce Owen Davian'ı Roma'da ele geçirdi. Open Subtitles ايثان هنت وفريقه اختطفوا اوين دافين من روما
    Ethan Hunt. Öldüler. Open Subtitles هذا إيثان هنت , لقد ماتوا
    Operasyon Margaret Ethan Hunt ve üvey kardeşin Donald Hunt tarafından çok zekice tasarlanmış. Open Subtitles مرجريت ايثان هانت وأخوها دونالد هنت
    Ethan Hunt, Viyana'da çünkü Londra'da kaçmasına izin verdin. Open Subtitles إيثان هانت في فيينا ل كنت تسمح له الهروب في لندن.
    Ethan Hunt yüz karası bir istihbarat teşkilatının parçasıydı. Ki bu teşkilata bundan dolayı son verilmiştir. Open Subtitles كان إيثان هانت جزء من المخابرات عار الوكالة التي يتم منذ ذلك الحين المنحل.
    Ethan Hunt ve ekibi, Roma'da Owen Davian'ı yakaladı. Open Subtitles فريق إيثان هانت قبض على أوين ديفى
    Ethan Hunt özgür bir adam olarak son günlerini yaşıyor. Open Subtitles إيثان هانت يعيش يومه الأخير كرجل حر.
    Mevcut durumda Ethan Hunt vatansız biri. Open Subtitles كما هو عليه، إيثان هانت هو رجل بلا وطن.
    Evet. Ethan Hunt sevgilim. Hatırlıyorsun onu değil mi? Open Subtitles -نعم , إيثان هانت عزيزتي هل تتذكرينه
    Ethan Hunt özgür bir adam olarak son günlerini yaşıyor. Open Subtitles فـ (إيثان هانت) يعيش آخر أيامه كرجلٌ حُر
    Öyle olsun, hiçbir şey doğrunun yerini tutamaz. Ethan Hunt, hâlâ dışarıda bir yerlerde. Bense burada oturmuş hep aynı soruyu cevaplıyorum. Open Subtitles حسنًا، لا شيء غَيْر أن (إيثان هانت) ما زال بالميدان هُناك وأنا عالق هُنا استجوب عن مكانه
    Ilsa Faust. Senin adın da Ethan Hunt. O oldukça zor bulunan bir renk. Open Subtitles أنا (إيلسا فاوست) وأنت (إيثان هانت) و ذلك الظلّ الذي تُطارده صعب أن تجده
    Benji Dunn ile Ethan Hunt hakkında görüşmemizin üzerinden 24 saat geçmeden cebinde opera biletiyle uçağa binip Viyana'ya gidiyor. Open Subtitles بعد أقل من 24 ساعة من استجوابنا لـ (بينجي دن) بشأن (إيثان هانت) سافر إلى (فيينا) وبجعبته تذاكر أوبرا
    Iskaladım çünkü Ethan Hunt orada seni arıyordu. Open Subtitles -أخفقت لأن (إيثان هانت) كان هُناك يبحث عنك
    Ben müdür Brassel. Ethan Hunt binadan kaçmaya çalışıyor. Open Subtitles هذا المدير براسل ايثان هنت يحاول الهروب من المبنى
    Ethan Hunt... Open Subtitles ايثان هنت..
    - Bay Ethan Hunt mı? - Evet, benim. Open Subtitles -هل هذا السيد إيثان هنت

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more