Yarısı Etiyopya'ya kaçmış, kalanlar ise Mekke'de bir yerlere saklanmıştır. | Open Subtitles | نصفهم هرب إلى إثيوبيا والبقية كانت تقريباً تختبئ في مكة |
Savaş sırasında Etiyopya'ya silah kaçakçılığı. | Open Subtitles | أقوم بتهريب الأسلحة إلى إثيوبيا خلال الحرب. |
Böylece Roma'dan Etiyopya'ya dek tüm dünya öğrenecek. | Open Subtitles | حتى العالم كله من روما إلى إثيوبيا يجب أن يعرف. |
Tahminimce, bir daha asla Etiyopya'ya geri dönemeyeceksin. | Open Subtitles | أتصور أنك لن تكون قادرا العودة إلى إثيوبيا مرة أخرى. |
İlk olarak 1967 yılında Etiyopya'ya gittim. | TED | ذهبت إلى إثيوبيا أول مرة في 1967. |
Rick Holes yada Paul Farmer gibi, Haiti veya Etiyopya'ya giden korkusuz doktorlar gibi olmak, ilaca cevap vermeyen tüberkülozlu AIDS hastaları ya da kanserli çocuklarla çalışmak istiyordum. | TED | اردت ان اصبح طبيباً مثل باول فارمر او ريك هودز هذا النوع من الرجال الشجعان الذين يذهبون لأماكن مثل هاييتي او إثيوبيا ويعملون مع مرضى الايدز المقاوم للأدوية المتعددة او السل، أو مع الأطفال الذين يعانون من تشوهات السرطان. |
Etiyopya'ya tatile gitmiş kurbağalardan bile daha mutlu olacaksın. | Open Subtitles | من الضفادع في إجازة إثيوبيا |
- Etiyopya'ya geçtim. | Open Subtitles | لقد مشيتُ إلى إثيوبيا |