Yörüngelerin etkisinden nesneler etrafımızda dolanıyor yada biz onların etrafında dolanıyoruz. | Open Subtitles | ومن تأثير المدارات ،من الأشياء التي تدور حولنا أو ندور حولها |
bunu geçici bir süre için yapar onu özgürce seçenler ile birlikte kötülüğün bütün etkisinden uzak olarak cennette birlikte olacaklar. | Open Subtitles | على أسس مؤقتة حتى في يوم ما هؤلاء الذين إختاروا أن يحبوه بحرية سيقطنون معه في النعيم متحررين من تأثير الشر |
İyi oldu. Karnavalın kötü büyüsünün etkisinden uzaklaşınca geçirdiğiniz dönüşümler eski haline geldi. | Open Subtitles | حسنا، جيد، بعيدا عن تأثير السحر النافذ لمدينة الملاهي فتحويلكم قد تم عكسه |
Hatta bu etki öylesine güçlü bir etki ki bir başkası üniversite diploması aldığında bunun o metropoliten bölgede yaşayan başkalarının kazançları üzerinde ki yayılma etkisi direk etkisinden çok daha büyüktür. | TED | وفي الواقع، فإن ذلك التأثير قوي للغاية الى درجة أن الشخص إن حصل على شهادة جامعية، فإن تداعياتها على أجور بقية العاملية في تلك المنطقة هي في الواقع أكبر من التأثيرات المباشرة. |
Bu haberin ailemiz üzerindeki etkisinden bahsedebilir misin? | Open Subtitles | هل بإمكانك الحديث عن التأثير الذي أحدثه هذا الخبر على عائلتنا؟ |
Ancak bana adayı sorduğunda bu bana hayatta kalmak için etkisinden hala kurtulamadığım zor şeyleri ve seçimleri hatırlattı. | Open Subtitles | لكن حين سألتِني عن الجزيرة فذكّرتنيبكلّالعُسرات... والقرارات الصعبة التي اُضطررت لاتّخاذها وما زال تأثيرها لا يبارحني |
Bunların etkisinden kurtulabilir mi insan sence? | Open Subtitles | هل تعتقد أنه بأمكانكَ أن تعود إلى طبيعتك ؟ |
Şu şeyin iğrenç etkisinden kurtulduğuna emin olana kadar tutulacak. | Open Subtitles | سجين ريثما نوقن أنه حرّ من تأثير ذلك المخلوق الخسيس. |
Annenizi öldürdüğünüzü kabul ettiğiniz anda, geçmişin üzerinizdeki etkisinden kurtulacaksınız. | Open Subtitles | فور ما تتقبل حقيقة أنك قمت بقتلها ذاكرتها لن يصيح لها تأثير عليك |
Hip-hop'in beyaz mahallelerdeki etkisinden nefret ediyorum. | Open Subtitles | أكره تأثير الهيب هوب على الضواحي البيضاء |
Seni suyun serinletici etkisinden uzağa taşıdığı gibi üzerinde binlerce popo saati sayesinde hasıl olmuş vücut ısısı birikimini de hesaba katmak gerek. | Open Subtitles | لانه بعيد من تأثير المياه البارده ناهيك عن حرارة الجسم المتبقية من آلاف المؤخرات التي جلست عليه |
Bu onun yakın temastaki etkisinden ve Kaminejima'daki olaydan dolayı. | Open Subtitles | هل هذا بسبب تأثير الاتصال القريب و الحادثة في كامين جيما ؟ |
Ama gezegen avcıları bir gezegeni direkt olarak göremeselerde yıldızların yörüngesinde ki kütlesel çekim etkisinden dolayı gezegenleri bulabileceklerini fark ettiler. | Open Subtitles | أنهم حتى لو لم يتمكنوا من رؤية كوكب ما مباشرة فلسوف يزالون قادرين على اكتشاف تأثير جاذبيته على النجم الذي يدور في فلكه |
Kütlesel çekim etkisinden dolayı gezegen, yıldızına daima aynı yüzünü gösterir. | Open Subtitles | أي أنه بسبب تأثير جاذبية ، فسوف يواجه النجم بنفس الوجه طوال الوقت |
Eğer çocuklarımızı iblislerinin olgunlaşmasından önce tozun bozuk etkisinden koruyabilirsek, kendisiyle barışık bir jenerasyon yetiştirmiş olacağız. | Open Subtitles | إذا إستطعنا خماية أطفالنا من تأثير الطيف المفسد قبل ان تتشكل اقرانهم، سنعيش في جيل من السلام. |
Şartlı tahliye memuru gibi mi? Arabaya biniyorum. Kız kardeşinin etkisinden mümkün olduğunca uzak durmalısın. | Open Subtitles | إنني أركب السيارة, عليكي أن تكون بعيدة جداً عن تأثير أختك |
Bu senin, üzerimde bıraktığın müthiş dil bilgisi etkisinden olmalı. | Open Subtitles | ذلك يدفعني للجنون. أجل، حسناً، لابدّ أنّ لديكِ تأثير لغويّ كبير عليّ. |
Alkol ve kafeinin uyku üzerindeki zararlı etkisinden kaçınmak dışında gece uyumakta zorluk çekiyorsanız, gün içinde şekerleme yapmıyorsanız sizin için iki tavsiyem var. | TED | بالإضافة إلى تجنب التأثير الخطير والمدمّر للكحول والكافيين على النوم، وإذا كنت تعاني من صعوبة النوم في الليل، تجنُّب القيلولة خلال اليوم، فإن لدي نصيحتان لكم. |
Bir çeşit dalgalanma etkisinden mi bahsediyorsun? | Open Subtitles | هل تتحدث عن نوع من التأثير المتموج ؟ |
Bir çeşit dalgalanma etkisinden mi bahsediyorsun? | Open Subtitles | هل تتحدث عن نوع من التأثير المتموج ؟ |
Ancak bana adayı sorduğunda bu bana hayatta kalmak için etkisinden hala kurtulamadığım zor şeyleri ve seçimleri hatırlattı. | Open Subtitles | لكن حين سألتِني عن الجزيرة، فذكّرتني بكلّ العُسرات... والقرارات الصعبة التي اُضطررت لاتّخاذها وما زال تأثيرها لا يبارحني. |
Bunların etkisinden kurtulamıyorsun. | Open Subtitles | لا يمكنك أن تعود إلى طبيعتك وتتخلص من تلك الأفعال |
Kız kardeşimle bu projeye 2005'te başladık, çünkü o sene, en azından medyadaki bilim haberlerinde, küresel ısınmadan ve küresel ısınmanın mercan resifleri üzerindeki etkisinden çok bahsediliyordu. | TED | بدأت أختي وأنا هذا المشروع عام 2005 لأنه في تلك السنة، على الأقل في المطبوعات العلمية، كان هناك الكثير من الحديث حول الاحتباس الحراري، والتأثير الذي يحدثه الاحتباس الحراري على الشعب المرجانية. |
Kral'ın etkisinden herkes memnun değil. | Open Subtitles | ليس الكلُّ سعيداً بتدخّلِ الملك |