"etmek değil" - Translation from Turkish to Arabic

    • لا أن
        
    • العالم أن أي شيء ولكن أعمق
        
    Ya kamçılanmaktan kafayı sıyırdı ya da evrimindeki amacın erkekleri hadım etmek değil de tatmin etmek olduğunu anladı. Open Subtitles إما أنها انهارت تحت الضغط أو أنها اكتشفت أن مهمتها التطورية في الحياة هي أن تثير الرجال، لا أن تخصيهم
    Bana verilen emirler, sana yardım etmeye yönelikti gizliliğimi ifşa etmek değil. Open Subtitles تعليماتي كانت أن أساعدك لا أن أعرض غطائي للخطر
    Onu izlemek istiyordum, mutlu etmek değil. Open Subtitles أردت أن أراقبه لا أن أجعله يشعر بالسعادة
    Bilgilendirmek ve etkilemek, bizim devlete olan görevimiz kendi bencil arzularımızı memnun etmek değil. Open Subtitles إنَّه واجبُنا للدولة أن نكونَ مخبرين ومؤترين لا أن ننغمس في الرغبات الأنانية.
    Arkadaşlığımıza ihanet etmek değil de nedir bu yaptığın? Open Subtitles في ما هو العالم أن أي شيء ولكن أعمق خيانة صداقتنا؟
    Bu kadar didinip başardığımız her şeye ihanet etmek değil de nedir bu yaptığın peki? Open Subtitles I - في ما هو العالم أن أي شيء ولكن أعمق خيانة من كل ما عملنا بجد لتحقيقه؟
    Sizin işiniz haberleri sunmak Bay Decker, fikir beyan etmek değil. Open Subtitles عملك هو قراءة الأخبار يا سيد (ديكر) لا أن تكتب الإفتتاحيات
    - Kanları üzerinde dans etmek değil. Open Subtitles لا أن تشرب ! من دمائهم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more