Tanığı kurtar ve yarın tanıklık etmesi için hayatta kalmasını sağla, | Open Subtitles | إنقاذ هذا الشاهد وإبقاءه حياً ليقوم بالشهادة في الغد |
Videoyu ve resimleri... upload etmesi için tek ihtiyacı bir bilgisayar. | Open Subtitles | ليقوم برفع الفيديو و الصور الخاصة بالسيناتور |
Yardım etmesi için kız kardeşim Siobhan'ın yanına gittim. | Open Subtitles | هرعتُ إلى أختي (شيفون) طلباً للعون. |
Delia'ya dikkat etmesi için bi kadın tuttum. | Open Subtitles | لقد أرسلت سيده لتساعد فى الأعتناء ب دليا |
Daniel beni arkadan vurması için yani yardım etmesi için Chad'i getirdi. | Open Subtitles | دانيال جلب تشاد ليطعنني به بحجة مساعدتي |
Bu, tuzağı işaretleyen tılsım, ve toz kötü ruhların onu takip etmesi için bir yol yaratıyor. | Open Subtitles | انها التعويذة التي تُحدد الفخ والمسحوق يصنع الطريق ليقود الأرواح الشريرة اليها |
Yardım etmesi için kız kardeşim Siobhan'ın yanına gittim. | Open Subtitles | هرعتُ إلى أختي (شيفون) لأجل المساعدة. |
Onu beyaz insanlardan nefret etmesi için eğittim, nedeni görünüşlerinden değil, ama çoğu hayaletin beyaz olması yüzünden. | Open Subtitles | روّضته لكره البيض، ليس عنصرية، لكن لأن أغلب الأشباح بيض |
Eğer bir eşleşme bulursak oldukça şanslıyız. Ama onu analiz etmesi için birine ihtiyacım var. | Open Subtitles | لذا، سنكون محظوظين لو وجدنا تطابق وأريد شخص منكم ليقوم بذلك |
Serrat ona bu topraklardaki nadir bulunan mineralleri test etmesi için ödeme yaptı. | Open Subtitles | قام "سيرات" بالدفع له ليقوم بفحص التربه هنا للبحث عن معادن أرضية نادرة |
Charles'ı, bu zavallıyı ameliyat etmesi için ikna etmemde yardımın gerekiyor. | Open Subtitles | لهذا أحتاج لمساعدتك لإقناع زوجك ليقوم بالعملية لهذا الرجل المسكين |
Yardım etmesi için kız kardeşim Siobhan'ın yanına gittim. | Open Subtitles | هرعتُ إلى أختي (شيفون) طلباً للعون. |
Yardım etmesi için kız kardeşim Siobhan'ın yanına gittim. | Open Subtitles | هرعتُ إلى أختي (شيفون) طلباً للعون. |
Yardım etmesi için kız kardeşim Siobhan'ın yanına gittim. | Open Subtitles | هرعتُ إلى أختي (شيفون) طلباً للعون. |
Ayrıca, insanların sana yardım etmesi için yardım ederseniz bu nasıl bir dünya olurdu? | Open Subtitles | بالإضافة، إذا كنتُ تساعد الناس لتساعد نفسك فأي نوع من العالم سيكون؟ |
Düzelmesine yardım etmesi için. | Open Subtitles | ...حول الأشياء الخاصة بالمشاة لتساعد في تصويبه |
Daniel beni arkadan vurması için yani yardım etmesi için Chad'i getirdi. | Open Subtitles | دانيال جلب تشاد ليطعنني به بحجة مساعدتي |
Şu durumda, söz konusu yollar yalnızca bilinç kaybı soruşturmamıza rehberlik etmesi için gördüğümüz gelecek görüntülerini kullanmayı içeriyor. | Open Subtitles | في هذه القضيه , "الوسائل" بالكاد تتضمن استعمال المستقبل الذي رأيناه ليقود تحقيقنا في الإغماء |
Nainsan ordusuna komuta etmesi için Kree tarafından tasarlanmış. | Open Subtitles | صممه الكري ليقود جيش اللا بشر لأجلهم |
Yardım etmesi için kız kardeşim Siobhan'ın yanına gittim. | Open Subtitles | هرعتُ إلى أختي (شيفون) طلباً للمساعدة. |
Onu beyaz insanlardan nefret etmesi için eğittim, nedeni görünüşlerinden değil, ama çoğu hayaletin beyaz olması yüzünden. | Open Subtitles | روّضته لكره البيض، ليس عنصرية، لكن لأن أغلب الأشباح بيض |
Yardım etmesi için kız kardeşim Siobhan'ın yanına gittim. | Open Subtitles | هرعتُ إلى أختي (شيفون) لأجل المساعدة. |