"eve'" - Translation from Turkish to Arabic

    • ايف
        
    • حواء
        
    • إيف
        
    Aslında bir keresinde bir terapist bana dedi ki, "Eve, iki yıldır buraya geliyorsun ve, doğrusunu söylemek gerekirse, bana hiç bir bedenin var gibi gelmedi." TED قال لي الطبيب ذات مرة ، ايف ، انت تأتين الى هنا منذ سنتين و لأكون صادقاً ، لم يخطر لي أنه كان لديك جسد ".
    Leydi Eve Sidwich ve Sör Alfred McGlennan Keith. Open Subtitles الليدى ايف سيدويتش و سير ألفريد ماكجلينان كيث
    Leydi Eve'nin ülkemize nasıl geldiğini biliyor musunuz? Open Subtitles هل سمعت كيف أتت الليدى ايف الى هذا البلد ؟
    Sonra da Eve'in onun yedeği olduğunu bilmediği hakkında çocukça bir oyun. Open Subtitles وبعد ذلك روتين طفولي حول لا يعرف حواء كانت ممثلها البديل.
    Şimdi, biz bilerek Eve'i koruyoruz erkek cinsi ile direkt temastan... Open Subtitles ...الآن، لقد تعمدت حماية حواء من أي إتصال مباشر بالجنس الذكرى.
    Eve'in hayatı tehlikede! Hayır, bekle. Tehlikede olan Eve değil. Open Subtitles جوليا ، ليست إيف هى التى فى خطر اجلسي للحظة
    Eve'in başı fena halde dertte bebeğim. Eve'e yardım etmeliyiz. Open Subtitles إيف ما تزال فى ورطه يا حبيبتى يجب أن أساعدها
    Bir dakika, Eve. Bütün istediği New York'a gidip ona sorman. Open Subtitles دقيقة واحدة يا ايف ، كل ما تريده هو ان تذهب الى نيويورك و تطلب منها
    Sen en iyisi bu gece dışarı çıkma ve Eve ile kal. Open Subtitles ربما من الافضل لك ان تبقى بالبيت هذه الليلة مع ايف
    Bayan Eve Carpenter Bayan Shelagh Rendell ve Bayan Maureen Summerhayes'e. Open Subtitles لقد قمت بالاتصال بالسيدات الثلاثة. السيدة ايف كاربنتر ,والسيدة شيلا ريندل والسيدة مورين سمرهيز.
    Kadin Ajan Eve Shaw. Daniel Shaw'in öldürülen karisi. Open Subtitles المرأة هي العميلة ايف شاو زوجة شاو المتوفاة
    CIA Eve'in bize döndüğünü sandı. Open Subtitles الوكالة اعتقدت ان ايف تحولت الى عملية لنا
    O Eve ile Trubel'ı çalıştırıyor, ve Chavez ile birlikte çlaışıyordu. Open Subtitles وهو المسئول عن ايف وتروبل وكان يعمل لدي تشافيز
    Eve yüzbaşının Marwan'ın ölüm işine bulaştığını düşünüyor. Open Subtitles ايف تعتقد ان الكابتن وقع بفخ ليتقل مروان
    Eve, Rachel'in evinde Dixon öldürülmeden üç gün önce Ranard'ın basılmış kampanya posterlerini buldu. Open Subtitles وجدت ايف منشورات لحملة رينارد في منزل راتشيل والتي تم طباعتها منذ ثلاثه ايام قبل ان يلقي ديكسون حتفه
    Eve, yüzbaşının adaylığını açıklayacağını daha o açıklamadan önce biliyordu. Open Subtitles ايف تعرف ان الكابتن كان سيعلن ترشحه قبل ان يعلن ذلك
    Yok. Eve, Müzik Ödüllerinde harika. İşte ona bayıldım. Open Subtitles لا، لا، لا لكن قمة حواء في صباحا أي ذلك كان حار أنا أهزّ ذلك
    Bu yüzden ilk başta kendini sana Eve olarak tanıttı. Open Subtitles وهذا هو السبب في أنها أول مرة قدمت نفسها على أنها حواء.
    İncile göre Eve bizatihi kadın sembolu olmaktadır. Open Subtitles حواء الكتاب المقدس هي النموذج الأصلي الجماعي، رمزا للمرأة في حد ذاته.
    Konserde salağın biri beni Eve'nin annesi olabilecek kadar yaşlı olduğumu söyledi. Open Subtitles أثناء العرض بعض الأغبياء قد ظنوا أنني كبيرة كفاية لأكون أم إيف
    İşte burada ilk mercekte Eve var, ikinci merceğe Eve koyduk, işe yaramadı. TED وهنا تظهر إيف على العدسة الاولى، وضعنا إيف على العدسة الثانية. لم يكن ذلك ينفع.
    Ama dişlerini benim üstümde veya Eve'in üstünde bilemene izin vermem. Open Subtitles ولكني لن تكون لي إجعلها حادة لي ، أو على "إيف".

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more