"eve gelirken" - Translation from Turkish to Arabic

    • في طريقي للبيت
        
    • في طريقك للمنزل
        
    • في طريقي للمنزل
        
    • بطريقي للمنزل
        
    • الى المنزل
        
    • في طريق عودتي للمنزل
        
    • طريقي إلى البيت
        
    • الطريق إلى البيت
        
    • أثناء عودتي
        
    Ama Eve gelirken, Marine View yolu kapalıydı. Open Subtitles لكن في طريقي للبيت كان طريق الواجهة البحرية مغلق
    Eve gelirken kaza yerinin yanından geçtim. Open Subtitles ذهبت الي موقع الحادثة و أنا في طريقي للبيت
    Eve gelirken mısır gevreği alır mısın diye aramıştım. Open Subtitles فقط إتصلت عليك لتشتري بعض الكورن فليكس في طريقك للمنزل
    Eve gelirken, benim bindiğim taksi neredeyse şu İngiliz spor arabalarından biriyle çarpışıyordu. Open Subtitles في طريقي للمنزل كادت سيارة الأجرة تصطدم بسيارة رياضية انجليزية
    Ancak Eve gelirken alabilirim. Open Subtitles بأمكاني أخذه وانا بطريقي للمنزل
    Elektronik beyinde aksaklık olmuş ama Eve gelirken sürdüm. Open Subtitles حسناً، لقد قال بأنه كان هناك خلل من نوعٍ ما في الكمبيوتر و لكنّي قُدتها الى المنزل و كان جيّداً
    Her şeyi düzenledim, Bir tavuk almaya ihtiyacın olacak ve ben Eve gelirken yolda durup meşhur fasulye salatası alacağım. Open Subtitles لقد وضبت كل شيء عليك القيام بإحضار... الدجاج, بينما أنا سأقوم بإحضار سلطة الفاصولياء الشهيرة في طريق عودتي للمنزل
    Eve gelirken doktora uğradım. İyi olduğumu söyledi. Open Subtitles ذهبت إلى الطبيب في طريقي إلى البيت قال أنا بخير
    Hayır. Eve gelirken otobüsün camından giren bir kuş çarptı. Open Subtitles رقم طار عصفور فى نافذة الحافلة في الطريق إلى البيت.
    Eve gelirken o sevdiğin Portekiz pastanesinden geçiyordum. Open Subtitles -مرحباً مررت بالمخبز البرتغالي الذي تحبينه أثناء عودتي
    Eve gelirken kaza yerinin yanından geçtim. Arabası orada değildi. Open Subtitles ذهبت الي موقع الحادثة و أنا في طريقي للبيت و سيارته لم تكن موجوده
    Çünkü sanırım Eve gelirken yine onu gördüm. Open Subtitles لأني ظننت أني رأيته ثانية في طريقي للبيت
    Neyse, Eve gelirken bunu düşündüm ve Anneler Günü Değil Günü için herkesin aileden birisi için bir iyilik yapmasını istiyorum. Open Subtitles على أي حال، كنت أفكر في الأمر في طريقي للبيت وهذا ما أريده في عيد الأم الملغي أن يتوسع كل منا بالمعروف لشخص آخر
    Eve gelirken ekmek alır mısın? Open Subtitles هل بإمكانك ان تجلب بعض الخبز في طريقك للمنزل ؟
    Eve gelirken bebeğin tekmelediğini hissettim. Open Subtitles نعم ، لقد شعرت بالطفله تركل في طريقي للمنزل
    Hayal mi gördüm, yoksa bu akşam Eve gelirken reklam panosunda senin yüzünü mü gördüm? Open Subtitles هل أتخيل أشياء أم أنّني رأيتُ لوحة إعلانات عليها وجهكَ في طريقي للمنزل الليلة؟
    Sorun değil. Eve gelirken ben de bir paket aldım. Open Subtitles أنا بخير ، اشتريت علبة بطريقي للمنزل
    Eve gelirken süt alacağım ve de Muggles için mama alacağım, tamamdır. Open Subtitles الحليب بطريقي للمنزل والخضروات لأجل (ماغلز) ، حسناً؟
    Neyse, Eve gelirken Carmines'dan bir şeyler alırım. Open Subtitles هل تريد جلب شئ لك في الطريق الى المنزل
    Eve gelirken ararım seni. Open Subtitles سأتصل بكِ في طريق عودتي الى المنزل
    Bil bakalım Eve gelirken ne aldım? Open Subtitles خمني ماذا إشتريت في طريق عودتي للمنزل
    Partiden önce yapacağımız milyonlarca iş var, Julie, bu yüzden Eve gelirken durdum ve tüm malzemeyi aldım. Open Subtitles عندنا مليون شيء نفعلة قبل الحفلة، جولي توقّفت وانا في طريقي إلى البيت و إشتريت كلّ المواد
    Eve gelirken iki şişe Chablis şarabı al. Open Subtitles وأحضرمعكزجاجتينمنالنبيذالفرنسيالأبيض في الطريق إلى البيت. ليس ممتلئا بالفاكهة.
    Eve gelirken yolda Dalai Lama'nın ilginç bir konuşmasını dinledim. Open Subtitles لقد كنتُ استمع لشريط رائع لـ (داليا لاما) أثناء عودتي للمنزل.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more