"evinin dışında" - Translation from Turkish to Arabic

    • خارج منزل
        
    • خارج منزلها
        
    • خارج منزلك
        
    • خارج منزله
        
    • أمام منزل
        
    Teğmen, genç Gregory'nin evinin dışında bir hareket var mı? Open Subtitles حضرة الملازم هل هناك اى حركة خارج منزل الصغير جريجوري؟
    Büyükannemlerin evinin dışında, Hindistan'ın kalabalık sokaklarında insanların, kavurucu güneşin altında çeşmeden su doldurmak için epey uzun bir kuyrukta beklediğini gördüm. TED خارج منزل جدي في شارع مزدحم بالهند، رأيت أناساً يقفون في صفوف طويلة تحت الشمس الحارقة يملؤون دلاء بالمياه من صنبور.
    Lord hazretlerinin evinin dışında peruk ve gözlüğü çıkarır ve saklar, sonra zili çalar, sofra hizmetçisi kapıyı açar ve onu içeri alır. Open Subtitles خارج منزل اللورد, تقوم بازالة و اخفاء الباروكة و النظارات وتقرع الجرس للمنزل, ويفتح لها كبير الخدم الباب, ويُدخلها
    Bir sabah evinin dışında park ettiğini görmüş ve penceresinden birkaç tane fotoğraf çekmiş. Open Subtitles شاهدته يركن خارج منزلها في صباح احد الايام والتقطت له بعض الصور من خلال نافذتها
    Sana iyi geceler dedikten sonra evinin dışında beklemediğini mi söylüyorsun? Open Subtitles أتعني بأن تخبرني أنكَ لم تجلس خارج منزلها بعدما ودعت وأخبرتك عمت مساءاً
    - Peki ya Epps? evinin dışında bir gözetim ekibi seni izliyor olacak. Open Subtitles هناك فريق مراقبة كامل خارج منزلك للمراقبة
    Bir keresinde üç gün evinin dışında oturmuştu. Open Subtitles في احدى المرات بقيت خارج منزله لمدة ثلاثة ايام
    İki ve üç numaralı kurbanların evinin dışında bu fotoğraflar çekilene kadar, kimse bunun üzerinde çok düşünmemiş. Open Subtitles حتى إلتُقِطَتْ هذه مباشرةً أمام منزل الضحية الثانية والثالثة
    Simone'un evinin dışında bulunuyorum. Open Subtitles أنا في داخل سيارة دافئة أنتظر خارج منزل سايمون
    Açık olmak için söylüyorum babanın evinin dışında saatlerce oturdun. Open Subtitles أنا في طريقي. لذا، لمجرد أن أكون واضحاً. كنت متربصه خارج منزل والدك لساعات.
    Köpekbalığının yediği kızın evinin dışında parmak izi bulduğunu duydum. Open Subtitles سمعت أن لديك بصمات خارج منزل فتاة القرش
    McBrides'ın evinin dışında olduğunuzu, eve girişte kan olduğunu söylemişsiniz Open Subtitles قلت أنك خارج منزل " ماكبرايد " وأنك ترى الدم في طريق الدخول
    Levi'nin evinin dışında bunu tam olarak nasıl yapıyorsun? Open Subtitles وكيف ستفعل هذا بالضبط " وانت خارج منزل "ليفاي
    Onu taciz etmek için evinin dışında beklemenin uygun olduğunu mu düşündün? Open Subtitles أتظّنُه ملائمًا أن تنتظرها خارج منزلها لتُحاصرها؟
    Hala başı belaya girmeden önce 4 saatimiz var ve sen bana evinin dışında park eden bir araç olduğunu söyledin. Open Subtitles لا يزال لدينا أربع ساعات قبل أن تكون في خطر حقيقي، ولقد أخبرتني أنه يوجد شرطي خارج منزلها
    evinin dışında, kızı bekleyen bir adam. Open Subtitles رجل يَتُوقُ لفتاة خارج منزلها.
    Beş dakika sonra evinin dışında seni bekleyeceğim. Open Subtitles سأكون خارج منزلك في خمس دقائق.
    Pekâlâ, evinin dışında duruyorsun. Open Subtitles أنتِ تقفين خارج منزلك
    Onu hiç evinin dışında görmemiştim. Open Subtitles أنا لم اشاهده أبداً خارج منزله
    evinin dışında bekliyordum. Open Subtitles - رحماك يا إلهي! كنت أنتظر خارج منزله وركب هو في سيارته
    ...kapanmamış "ev saldırısı" dosyalarına baktım. 3 ay önce, Kyle'ın evinin dışında bir serseri görüldüğü bildirilmiş. Open Subtitles (منذ 3أشهر كان هناك متسكع ينادي أمام منزل(كايل
    Tüm kasaba Zoe Hart'ın evinin dışında BlueBell'in ilk rehine krizini izlemek için toplandı. Open Subtitles (أمام منزل (زوي هارت "لأنها أول مختطفة في "بلوبيل

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more