fırsat ver, gözlerini kamaştırayım. | Open Subtitles | أعطني فرصة لأذهلهم فحسب حسناً ، مع السلامة |
Her ne yapmayı planlıyorsanız bekleyin. Derek ile konuşmam için bir fırsat ver. | Open Subtitles | آياً يكن ما تفكرون في فعله ، إنتظري أعطني فرصة للحديث مع "ديريك" |
Ben de en az senin kadar bağımın olmamasını istiyorum. Bunu doğru yoldan yapmam için fırsat ver bana. | Open Subtitles | أودّ أن يُحلَّ وصالي بقدرك، أعطني فرصة لفعلها بالطريقة الصائبة. |
lütfen bana bir fırsat ver ondan sonra kararını ver | Open Subtitles | أرجوك أعطيني فرصة وتستطيعين أن تقرري أي شيء بعد ذلك |
- Açıklamam için bir fırsat ver. | Open Subtitles | أعطيني فرصة وسأشرح لك، حسنا؟ |
Bir fırsat ver bana, tamam mı? | Open Subtitles | اعطيني فرصة لأشرح لك الموقف، حسناً؟ |
Bana bir fırsat ver, daha yeni başlıyorum. | Open Subtitles | أعطني فرصة يا رجل فلقد بدات للتو |
Anlatmama fırsat ver. Tamam. | Open Subtitles | .حسنا, أعطني فرصة لأشرح لك |
Bize bir fırsat ver komutanım. | Open Subtitles | أيها القائد ، أعطني فرصة |
Konuşmam için bir fırsat ver bana. | Open Subtitles | أعطني فرصة لعينة للحديث فحسب. |
Bana açıklamam için bir fırsat ver. | Open Subtitles | فقط أعطني فرصة لأرد. |
Bana bir fırsat ver. | Open Subtitles | أعطني فرصة ، حسناً؟ |
Bana bunu hak etmek için fırsat ver. | Open Subtitles | لكن أعطني فرصة لكسب ذلك . |
Banim burada çalışmama fırsat ver, tamam mı? | Open Subtitles | أعطيني فرصة للعمل، حسنا؟ |
..açıklamam için bana fırsat ver. | Open Subtitles | أعطيني فرصة للتوضيح. |
Lütfen Paul, onu bulmam için bana bir fırsat ver. Üzgünüm Sam. | Open Subtitles | الرجاء (بول)، أعطيني فرصة .لكي أعثر عليها |
Yine yap! Sıkılaştırmama fırsat ver! | Open Subtitles | افعليها مره اخرى اعطيني فرصة لأكشر |
Bunu kanıtlamak için bir fırsat ver bana. | Open Subtitles | فقط اعطيني فرصة لأثبت ذلك لكِ |
Bana bir fırsat ver. | Open Subtitles | اعطيني فرصة. |