Mükemmel bir Fırtına sırasında kataramanın pruvasında dikilirken yüzüne su serpintisinin çarpması gibi bir şey. | Open Subtitles | أنه كـ الوقوف على قوس بـ متن زورق و أنفجر برذاذ أثناء العاصفة |
Fırtına sırasında, babam bir sütunun altında mahsur kaldı. | Open Subtitles | أثناء العاصفة علق أبي تحت أحد الأعمدة |
Fırtına sırasında yoğun bir ses gürlemesi vardı. Gök gürültüsü duymuş olmalısın. | Open Subtitles | كان هناك دوي قوي جدا خلال العاصفة اعتقد انك سمعت الرعد |
Fırtına sırasında internetin gebermiş olmalı. | Open Subtitles | لابدّ أنّ الانترنت خاصّكِ تعطّل خلال العاصفة. |
Ve bir gece, bir Fırtına sırasında tümden çıldırdı. | Open Subtitles | في ليلة من الليالي وخلال عاصفة رعدية فقد التحكم بأعصابه |
Ve bir gece, bir Fırtına sırasında tümden çıldırdı. | Open Subtitles | في ليلة من الليالي وخلال عاصفة رعدية فقد التحكم بأعصابه |
Fırtına sırasında bilincini kaybettin. | Open Subtitles | فقدتي وعيك خلال العاصفة |