"farkında olmadan" - Translation from Turkish to Arabic

    • دون قصد
        
    • غير قصد
        
    • دون إدراك
        
    • بدون إدراك
        
    • لم تدري أنّها
        
    • بلا وعي
        
    • بغير قصد
        
    • بدون أن ندرك أين
        
    farkında olmadan adalet, güzellik, naziklik gibi değerlerin uzunluk, kütle, ağırlık gibi bilimsel niceliklere benzer olduğunu varsayıyoruz. TED نحن نفترض دون قصد منا بأن القيم كالعدالة والجمال والحنان مجانسة للكميات العلمية، كالطول والكتلة والوزن.
    Aslında birçok iyi niyetli programın farkında olmadan durumu daha beter hale getirdiklerini öğrendiğimde şok oldum. TED صدمت عندما عرفت أن الكثير من هذه البرامج الجيدة تزيد الأمر سوءا من غير قصد
    Bunlardan biri üzerinde karıncalar düşünün bu onun iki-boyutlu bir kainat olduğunu düşündürüyor, diğeri üzerinde farklı bir karınca popülasyonu olduğunun farkında olmadan. TED بإمكانكم تخيل نمل على إحداهما يظن أنها كون ثنائي الأبعاد دون إدراك لمجمتع النمل الآخر على الورقة الأخرى
    farkında olmadan sizi arayıp yardımınızı mı istedim? Open Subtitles هل اتصلت بك وطلبت رأيك بدون إدراك?
    - Kızın benimle ilgili farkında olmadan bildiği detaylara ihtiyaçları olmuştur. Open Subtitles من الممكن أنّهم يريدون تفاصيل عنّي لم تدري أنّها تعرفها.
    farkında olmadan yönünüzü değiştirip hoşlandığınız birine yakın oturursunuz. TED قد يتوجّه جسمك بلا وعي أو حتى تجلس بالقرب من شخص تحبه.
    Vizsla farkında olmadan, bizi hapse atarak, onun varisi olacak bir çok adaya ulaşmamızı sağladı. Open Subtitles عن طريق وضعنا فى السجن فيسلا بغير قصد وضعنا فى مرمي العديد من المرشحين لخلافته
    farkında olmadan. Open Subtitles "بدون أن ندرك أين نحنّ"
    İnsanoğlu, medeniyetinin atıkları yüzünden dünya iklimini farkında olmadan değiştiriyor olabilir. Open Subtitles حتى الآن، البشر قد يمكنهم تغيير العالم دون قصد مغيرين المناخ لأجل الحضارة
    Baksana Blackadder, farkında olmadan, bu iş için uygun olduğunu gayri iradi bana göstermiş oldun. Open Subtitles لقد أظهرت لي دون قصد أنك تصلح للوظيفة.
    Evet biliyorum, farkında olmadan biliyorum demeliyim. Open Subtitles نعم، أعرف لقد استخدمته دون قصد
    Bu şu sebeple oluyor olabilir: tek bir balığın basit bir hareketi bile farkında olmadan hayati bir bilgiye dönüştü. TED الآن، هذا يمكن أن يحدث لأنه حتى الحركات البسيطة من قبل الأسماك الفردية يمكن أن يوصل عن غير قصد معلومات حيوية.
    farkında olmadan Miranda'ya Manhattan adamıyla bir randevu ayarlamıştım. Open Subtitles أود أن مجموعة غير قصد ميراندا تصل على موعد مع مانهاتن غي.
    - Doğru söylüyorlar, ama farkında olmadan yalan söylüyorlar. Open Subtitles ،هم كانوا يخبروني الحقيقة ولكنهم كذبوا دون إدراك
    Belki de satırlarına öyle konsantre olmuştun ki farkında olmadan onunla yürüdün. Open Subtitles ربما كنتِ تركزين على دور ك كثيراً عزيزتي -و أصطحبتيه دون إدراك
    Neredeyse farkında olmadan harcayacaktım. Open Subtitles صرفته تقريباً بدون إدراك
    Neredeyse farkında olmadan harcayacaktım. Open Subtitles صرفته تقريباً بدون إدراك
    - Kızın benimle ilgili farkında olmadan bildiği detaylara ihtiyaçları olmuştur. Open Subtitles من الممكن أنّهم يريدون تفاصيل عنّي لم تدري أنّها تعرفها.
    farkında olmadan beklenmedik bir şey yapın. Open Subtitles فلتكن أفعالكِ غير متـوقعة ، بلا وعي
    farkında olmadan askerler üzerinde LSD testinden kimyasal silaha kadar test yaptılar. Open Subtitles يستخدم جنود بغير قصد لإختبار كل شيء من عقاقير الهلوسة إلى الأسلحة الكيميائية
    farkında olmadan. Open Subtitles "بدون أن ندرك أين نحنّ"

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more