Şimdi size Farklı bir soru sormama izin verin: sizden herhangi biriniz son zamanlarda bulunduğunuz bir süpermarketten veya Starbucks'tan kaliteli bir kahve satın aldınız mı | TED | دعوني أطرح عليكم سؤالاً مختلفاً : هل قام أحدكم بشراء قهوة ذات جودة عالية في أخر مرة ذهبت فيها إلى السوبرماركت أو مقهى ستاربكس؟ |
Farklı bir soru soracağım. | Open Subtitles | سأسأل سؤالاً مختلفاً. |
Farklı bir soru soracağım. | Open Subtitles | سأسأل سؤالاً مختلفاً. |
Bu yüzden, kendimize, tamamen Farklı bir soru sormalıyız. | Open Subtitles | ولهذا السبب يتعين علينا أن نسأل أنفسنا مسألة مختلفة تماما. |
Bu günlerde Farklı bir soru aldım. | TED | يسألني البعض اليوم سؤالًا مختلفًا. |
Eee, Bu gerçekten Farklı bir soru. | Open Subtitles | حسنا ً ، ذلك سؤال مختلف حقا ً |
Tamam, Farklı bir soru sorayım. | Open Subtitles | دعني أسأل سؤالاً مختلفاً. |
Bence bu biraz Farklı bir soru. | Open Subtitles | أعتقد أن هذه مسألة مختلفة قليلاً. |
Şimdi çok Farklı bir soru sorabiliriz: Uykunun fizyolojik kalitesiyle ilgili bu şey ne ki tam olarak aldığınız zaman hafızanızı ve öğrenme yeteneğinizi her gün yeniden hazır hâle getiriyor? | TED | يمكننا أن نسأل سؤالًا مختلفًا كلّيًّا: ماذا عن نوعيّة نومك الفسيولوجيّة عندما تحصل عليه والّتي تستعيد وتعزّز ذاكرتك وقدرتك على التّعلّم كلّ يوم؟ |
(Kahkahalar) Böylece Farklı bir soru denedim. | TED | (ضحك) لذلك فقد جربت سؤالًا مختلفًا. |
Ya da hiç ilişki yaşadın mı? O Farklı bir soru. | Open Subtitles | حسناً، أترى هذا سؤال مختلف |