Güçlü ve farklı geçmişleri olan bağımsız kızlar da arkadaş olabilir. | Open Subtitles | إنهن فتيات قويات ومستقلات من خلفيات مختلفة يمكنهن البقاء صديقات |
Bu yüzden bizleri yani farklı geçmişleri ve uzmanlıkları olan bir grup insanı işe aldılar. | Open Subtitles | ولذلك قُمنا بتعيين فريق من أشخاص ذوى خلفيات مختلفة بتخصصات مختلفة |
Bu yüzden biz işe alındık. farklı geçmişleri ve uzmanlık alanları olan bir grup insan. | Open Subtitles | "وهكذا تم تعيينا، فريق مكون من أشخاص ذوي خلفيات مختلفة |
Bu yüzden bizleri farklı geçmişleri ve uzmanlıkları olan bir grup insanı işe aldılar. | Open Subtitles | "وهكذا تم تعيينا، فريق مكون من أشخاص ذوي خلفيات مختلفة مع تخصصات مختلفة: |
Bu yüzden bizleri farklı geçmişleri ve uzmanlıkları olan bir grup insanı işe aldılar. | Open Subtitles | "وهكذا تم تعيينا، فريق مكون من أشخاص ذوي خلفيات مختلفة مع تخصصات مختلفة: |
Bu yüzden bizleri farklı geçmişleri ve uzmanlıkları olan bir grup insanı işe aldılar. | Open Subtitles | وهكذا تم تعيينا، فريق مكون" من أشخاص ذوي خلفيات مختلفة |
Bu yüzden bizleri farklı geçmişleri ve uzmanlıkları olan bir grup insanı işe aldılar. | Open Subtitles | "وهكذا تم تعيينا، فريق مكون من أشخاص ذوي خلفيات مختلفة مع تخصصات مختلفة: |
Şu anda tüm ülke çapında, göçmenler, genç insanlar, gaziler, farklı geçmişleri olan insanlar seçim etrafında böyle tutku, neşe yaratmak için kırmızı ve mavi eyaletlerde, kentsel ve kırsal toplumlarda, her siyasi kökenden insanlarla bir araya geliyor. | TED | عبر البلاد الآن، مهاجرون، وفتية، وقدامى المحاربين، وأناس من خلفيات مختلفة سيأتون معا ليصنعوا هذا النوع من النشاط الفرِح والشغوف في الانتخابات، في الولايات الحمر والزرق، في المجتمعات الحضرية الريفية، أُناس من خلفيات سياسية مختلفة. |