"farklı yerde" - Translation from Turkish to Arabic

    • أماكن مختلفة
        
    • في مكانين
        
    • اماكن مختلفة
        
    Dört farklı yerde iki ay içindeki, şiddetli ayinler kümesi. Open Subtitles تمّت مجموعات شعائر عنيفة في 4 أماكن مختلفة خلال شهرين.
    Pek çok farklı yerde bulunma olasılığı bulunur. TED إذ توجد احتمالية كبيرة لوجودها في أماكن مختلفة عديدة.
    Burada, iki yıl içinde beş farklı yerde yaşadığın yazıyor da. Open Subtitles بشكل سريع فقط، يقال هنا انكِ قد عشتي في خمسة أماكن مختلفة خلال سنتين
    Bu her atom aynı anda iki farklı yerde demektir, buda şu anlama gelir, küçük metal parçasının hepsi iki farklı yerde bulunur. TED وهذا يعني ان كل ذرة موجودة في مكانين مختلفين في وقت واحد وهذا يعني ان الجسيم المعدني موجود في مكانين في وقت واحد
    Adli tıp cesetlerdeki diatom seviyelerine baktı ve görünüşe göre şüpheli her kurbanı farklı yerde boğuyor, kaçırıldıkları ya da bulundukları yerde boğmuyor. Open Subtitles الطبيبة الشرعية فحصت لمستويات الطحالب في الجثث و تبين ان الجاني يغرق ضحاياه في اماكن مختلفة كل مرة ليس في مكان اختطافهم فقط
    O iki insanın tek istediği birbirlerini sevmekmiş ama iki farklı yerde canavara dönüştüklerini söylüyorsun. Open Subtitles إذاً ما تقولينه أنه بسبب رغبة هذان الشخصان لمحبة بعضهما تحولا إلى وحوش في أماكن مختلفة
    Sadece bir kere birlikte olduk 6 farklı yerde, 8 farklı durumda. Sonra bitirdim. Open Subtitles في 6 أماكن مختلفة في 8 مناسبات مختلفة، ومن ثمّ أنهيتُها.
    Bir sürü farklı yerde yaşadığımızı hatırlıyorum. Open Subtitles أتذكر أننا كنا نعيش فى أماكن مختلفة
    Yedi saat önce üç farklı yerde yarık enerjisi yükselişi saptadık. Open Subtitles مذ سبعة ساعات رصدنا تموجاً ... طفيفاً في طاقة الصدع في ثلاثة أماكن مختلفة
    Sahip olduğumuz istihbarat Kateb'in sekiz farklı yerde olduğunu söylüyor tabii ki bu adam Noel Baba olmadığı sürece imkansız bir şey. Open Subtitles الإستخبارات التي لدينا عن (كاتب) تفيد بأنه في 8 أماكن مختلفة وهو أمر مستحيل إلا (إذا كان (بابا نويل
    Beş farklı yerde sakla. Open Subtitles وخبئها في خمس أماكن مختلفة
    Yine dört farklı yerde. Open Subtitles في 4 أماكن مختلفة مجددًا.
    Anlatmaya çalıştığım, bir şeyin aynı anda iki farklı yerde olacağını düşünmek kulağa saçma gelebilir fakat bu kavramı siz geliştirdiniz, böyle doğmadınız. TED اعني انه من الغرابة ان نتخيل فكرة ان يتواجد امرين في مكانين بذات الوقت ولكننا لم نولد بهذه " البديهية " نحن تعلمناها
    Ve parçacıklar ile oynarken, gerçekten her türlü tuhaf şeyleri buluyorlar -- duvarların içinden geçebilen ya da aynı anda iki farklı yerde olabilen şeyleri. TED وعندما يلعبون بتلك الجزئيات يجدون الكثير من الاشياء الغريبة مثل ايجاد القدرة على الطيران واختراق الجدران او ان يتواجدوا في مكانين في نفس اللحظة الزمنية
    Aynı yatak odasında aynı ilacı iki farklı yerde saklıyorlardı. TED لقد كانوا يخبئون الدواء نفسه في مكانين مختلفين في غرفة النوم نفسها.
    3 farklı yerde yatağı kırmıştık çünkü. Open Subtitles حطمنا السرير في ثلاث اماكن مختلفة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more