"farlarını" - Translation from Turkish to Arabic

    • أضواء سيارتك
        
    • المصابيح الأمامية
        
    • مصابيح
        
    • الأنوار الأمامية
        
    Eve geldim ve ışığı gördüm ve sizin arabanızın Farlarını açık bırakmış olabileceğinizi düşündüm. Open Subtitles لقد وصلت إلى المنزل للتو ورأيت الضوء وفكرت أنك ربما تركتِ أضواء سيارتك تعمل.
    Farlarını görüyorum. Open Subtitles أرى أضواء سيارتك
    Muhtemelen Farlarını açmalarını isteyecekti. Open Subtitles ما كان محتمل أن يفعله هو أن يخبرهم أن يشغلوا المصابيح الأمامية.
    Şimdi tanıdım onu, daha önce sadece dikiz aynamda Farlarını görmüştüm. Open Subtitles الآن أنا أعترف المصابيح الأمامية تبدو كالمرآة.
    Eğer arabasının lastiklerini patlatacak ya da Farlarını kıracaksan o zaman tamamım. Open Subtitles إن كنتِ ستفرّغينَ عجلاته أو تحطّمينَ مصابيح سيّارته، فأنا معكِ
    Sadece motosiklet ve araba Farlarını yakalamış. Open Subtitles صورت فقط مصابيح السيارات الأمامية و دراجة نارية
    Bence, büyük ihtimalle sürücünün ehliyetini soracak ve Farlarını açmasını söyleyerek gitmesine izin verecekti. Open Subtitles أظن أن هناك احتمال كبير إلى حد ما... أنه كان سيتفقد رخصة السائق... ويخبره أن يضيء الأنوار الأمامية, ويترك الرجل وشأنه.
    Farlarını gördüm. Open Subtitles أرى أضواء سيارتك
    Farlarını yak. Open Subtitles أومض أضواء سيارتك
    Incheon'daki park alanı, arabanın Farlarını açık tut. Open Subtitles موقف (إنشيون) الثاني للسيارات. وقم بإطفاء أضواء سيارتك.
    Farlarını her an görebilirsiniz. Open Subtitles سترى المصابيح الأمامية بهم في أي لحظة الآن.
    Howard'ın izliyorduk ama nedense Farlarını kapatıp tek yönlü yola girdi. Open Subtitles أوه، كنا التالية هوارد، ولكن لسبب ما، التفت قبالة المصابيح الأمامية له وصعد شارع باتجاه واحد.
    Dolayısıyla çiftçiler geceleri ağır silahlarla yüklenmiş jiplerine binip Farlarını yakarlar ve koyuna benzemeyen her şeye ateş ederler. TED لذلك فالمزارعين هناك يخرجون في الليل بسيارات جيب مدرعة ويضيئون المصابيح الأمامية وأي شيء لايبدو مثل الخروف تطلق النار عليه
    Sanırım arabanın Farlarını açık unuttum. Open Subtitles أظنني تركت مصابيح السيارة تعمل
    Bilmem. Belki Krusty bebeği kazayla arabanın Farlarını yaktı farlar kolonya şişesine odaklandı, bu onun kaynamasına sebep oluyor ve yakında patlayacak. Open Subtitles ربّما قامت دمية (كراستي) بالخطأ بتشغيل مصابيح السيارة
    Herkes Farlarını yaksın! Open Subtitles انيروا جميع مصابيح السيارات
    - Aynasında senin Farlarını görebilir. Open Subtitles يمكنه أن يرى الأنوار الأمامية في مرآته

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more