| Dün gece Carson'un programında Farrah* vardı. Onunla idare edebilirim. | Open Subtitles | كلا, شاهدت فرح مع كارسون ليلة أمس أعتقد أن هذا يكفي |
| Joy Farrah Darville, sarışın ve mavi gözlü güzelliği ve hep şöhret olma hayalleriyle dünyaya geldi. | Open Subtitles | ولدت كـ جوي فرح دارفيل لطالما حلمت هذه الشقراء الجميلة ذات العيون الزرق بالنجومية |
| Artık eve, Farrah'a dönüp hayatımda ilk kez, kendimi iyi hissedebilirim. | Open Subtitles | و بإمكاني اليوم العودة لزوجتي فرح و أنا أشعر بالرضى عن نفسي لأول مرة في حياتي |
| Farrah Fawcett'ın Michael Jackson'la aynı gün öldüğünü biliyor muydun? | Open Subtitles | هل تعلمين ان فرح فاوست توفيت بنفس اليوم الذي توفي فيه مايكل جاكسون |
| Tanrım, Farrah'a göz kulak ol, Bugün patronuyla hava durumu haberlerini sunmak konusunda konuştu. | Open Subtitles | يا إلهي، كن مع فرح اليوم حين تحاول إقناع مديرها بالانتقال من نشرة الطقس إلى قسم الأخبار، |
| Dr. Amy Farrah Fowler'a özel olarak teşekkürlerimi sunmak istiyorum. | Open Subtitles | أود أن آخذ لحظة لكي أشكر دكتور آيمي فرح فاولر شخصياً، |
| Bunun hıncını zavallı Farrah'dan almana gerek yok. | Open Subtitles | إنه ليس سبب مقنع لإفراغ غضبك على المسكينة فرح |
| Farrah onu, Amy'nin babasıyla aldatıyor ve ben de bunu sır olarak saklamak zorundayım yoksa babam çok yara alır. | Open Subtitles | أن فرح تعبث مع والد آيمي و أنا يجب أن أبقي هذا سر أو والدي سيجرح |
| Yakın zamanda farkına vardım ki Amy Farrah Fowler ile olan ilişkim dedikodu malzemesi hâline gelmiş durumda. | Open Subtitles | لدي مؤخرا تم توعيتهم أن علاقتي الشخصية مع ايمي فرح فاولر و تصبح برودة المياه القيل والقال. |
| Farrah Fawcett gibi değil, azıcık Jaclyn Smith tarzı olsun. | Open Subtitles | لا فرح Fawcett. أعطِنا a قليلاً جاكلين سميث. |
| "Yanan Yatak." 1984. Farrah Fawcett. | Open Subtitles | على سرير محترق , 1984 , فرح فاوست |
| Farrah Fawcett'e ne dersin? | Open Subtitles | ما رأيك في فرح فوسيت, أتعجبكِ؟ |
| İnsan kalbinin içinde büyük bir incelik var Amy Farrah Fowler. | Open Subtitles | إنك تملكين نظرة ثاقبة في معرفة (خفايا النفوس (إيمي فرح فاولر |
| Tebrik ederim, Amy Farrah Fowler. Montumu alıp geleyim. | Open Subtitles | "أحسنت لعبها "إيمي فرح فاولر دعيني أحضر معطفي |
| Ben baş nedime Amy Farrah Fowler büyük günün birkaç hafta öncesinden düğün hazırlıklarıyla karşınızdayım. | Open Subtitles | هذه وصيفة الشرف " إيمي فرح فاولر" تأتيكم بأنشطة الزفاف قبل عدة أسابيع من اليوم الكبير |
| Farrah Fawcett'in saçını beğeniyorum. Modaya çok uygun. | Open Subtitles | أنا أحب تسريحة فرح فوست *ممثلةقديمة* انها مطابقة للموضة |
| Farrah'ya seni davet etmesini söyleyip duruyordum. | Open Subtitles | لقد كنت أخبر فرح أن تدعوك إلى منزلنا |
| "Farrah'ya hayatında karşına çıkacak en iyi gizemleri çözmen dileğiyle." | Open Subtitles | "إلى (فرح)،" "أرجو لأعظم خفايا حياتك" "أن توشك على الحدوث" |
| Bazılarının ilk aşkı Farrah Fawcett'tı. | Open Subtitles | وكان بعض الناس أول سحق على فرح فاوست. |
| Hayatının geri kalan kısmını.... kucağından Farrah ile ağır suçluların olduğu bir odada... geçirmek istemiyorsan, sakin ol. | Open Subtitles | أما أن تهدأ، أو تقضي بقية حياتك أنت و (فرح) وهي في حضنك في غرفة مليئة بالمجرمين! |
| Tamam, Farrah. | Open Subtitles | (حسنا، (فراح |