| Ama birisi bunun 3 haftalık çalışma için fazla iyi olduğunu söyledi. | Open Subtitles | ولكن شخص ما قال إنها جيدة جدا للعمل ب3 أسابيع |
| Trent Preston, onun benim için fazla iyi olduğunu düşünmesi için beynini sikecek. | Open Subtitles | ترينت بريستون هو ستعمل mindfuck لها التفكير في انها جيدة جدا بالنسبة لي. |
| Altına benim adımı yaz. Ama fazla iyi olmasın. Bizi ele verir. | Open Subtitles | أوه ، و لا تطبيعه جيدا جدا حتى لا يكون بلا فائدة |
| Evet, öyle ama bu okul için fazla iyi. | Open Subtitles | أجل في الواقع أظنها جيدة كثيراً على المدرسة |
| - Bu biraz fazla iyi değil mi? | Open Subtitles | -لحظة، ألا يرى أحد أن هذا سهلاً لحد ما؟ |
| Artık fazla iyi olduğunu mu düşünüyorsun? | Open Subtitles | تعتقدين نفسك جيدة الآن؟ أهذا هو كل الأمر ؟ |
| fazla iyi değil. Kusursuz değil. | Open Subtitles | "ليس على أفضل نحو، ليس إلى حد المثالية." |
| Sosyal yardım için fazla iyi olduğunu mu düşünüyorsun? | Open Subtitles | أتظنين بأنك أرقى من أن تذهبي للرعايا الاجتماعية ؟ |
| ve bazı kötü haberlerim var ama onlardan fazla iyi haberlerim de var. | TED | ولديّ بعض الأخبار السيئة، ولكن لديّ المزيد من الأخبار الجيدة. |
| Belki de fazla iyi kalpli. | Open Subtitles | أعتقد ان بار جداا |
| fazla iyi kardeşim! | Open Subtitles | هذا جيد جدآ, يا أخي! |
| Pek sayıImaz, hayır. O yaşadığım hayat için fazla iyi. Anlıyor musun? | Open Subtitles | ليس حقيقة لا , إنها جيدة جدا لتقبل بهذه الحياة التي أعيشها تعلم ذلك |
| Kanıtları görmezden gelip, haddinden fazla iyi olan sebeplerle bu soruşturma yürütülemezdi. | Open Subtitles | حذار من الأدلة لا يصمد أمام الفحص ودوافع التي هي جيدة جدا ليكون صحيحا. |
| O labradorun ölmek için fazla iyi olduğunu anlamıştım zaten. | Open Subtitles | أنا أعرف أن لابرادور كان جيدا جدا ليكون ميتا. |
| Yalan söylediğinde anlarım. Seni fazla iyi tanıyorum. | Open Subtitles | أعلم حين تكذب إني أعرفك جيدا جدا |
| Seninle tanıştığım andan itibaren, senin benim için fazla iyi olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | من اللحظة التى قابلتك كنت اعلم انكِ جيدة كثيراً علي |
| - Bu biraz fazla iyi değil mi? | Open Subtitles | -لحظة، ألا يرى أحد أن هذا سهلاً لحد ما؟ |
| Artık fazla iyi olduğunu mu düşünüyorsun? | Open Subtitles | تعتقدين نفسك جيدة الآن؟ |
| Sosyal yardım için fazla iyi olduğunu mu düşünüyorsun? | Open Subtitles | أتظنين بأنك أرقى من أن تذهبي للرعايا الاجتماعية ؟ |
| Daha fazla iyi haber: Enerji depolama, özellikle akülerden sıçrayışa geçti, çünkü aralıklılık problemini çözmek için maliyetler çarpıcı şekilde düştü. | TED | المزيد من الأخبار الجيدة: تخزين الطاقة وخاصة من البطاريات، قد بدأت الآن في الظهور لأن تكلفتها إنخفظت بشكل ملحوظ جداً لحل مشكلة مصادر الطاقة المتقطعة. |
| Belki de fazla iyi kalpli. | Open Subtitles | أعتقد ان بار جداا |
| fazla iyi değil! | Open Subtitles | ليس جيد جدآ! |