Havuzcunun montunun fermuarına sıkışmış bir doku parçası buldum. | Open Subtitles | أجل وجدت قطعة خيوط واقعة في سحاب سترة عامل الحوض |
Kurbanın derisi, montun fermuarına sıkışmış. | Open Subtitles | لحم الضحية عالق في سحاب هذه الستيرة |
Matrix üçlemesi, kaymaya gittiğimde dudağımdaki et beninin paltomun fermuarına sıkışmasını. | Open Subtitles | ...(مثل سلسلة أفلام (ماتريكس وتلك المرة التي ذهبنا إلى التزلج وعلق لساني في سحاب معطفي المنتفخ |
Bir dahaki sefer bir kızın fermuarına elin sıkışırsa, Brick'i ararsın. | Open Subtitles | المر' القادمه عندما تعلق بسحاب فتاة اتصل ببريك لمساعدتك |
Üstelik kombinezonum eteğimin fermuarına takıldı. | Open Subtitles | والشريط ملتصق بسحاب تنورتي |