"film izlemeye" - Translation from Turkish to Arabic

    • لمشاهدة فيلم
        
    • لمشاهدة فلم
        
    • لرؤية فيلم
        
    Benim de evde oturup, seni seviyorum demekte zorlanan biriyle ilgili olmayan bir film izlemeye hakkim var. Open Subtitles وأستحق الجلوس لمشاهدة فيلم لا يحكي قصة شخص لا يعرف كيف يقول أحبك
    Şu koca televizyonunuzda film izlemeye hazırlanıyordum ama önce sıcak kabarcıklı tuvaletinizi kullanayım demiştim. Open Subtitles حسناً ، كنت أتجهز لمشاهدة فيلم في شاشتك الكبيرة لكن أولاً ، فكرت بأن أستعمل حمامك الحار الملىء البفقاقيع
    film izlemeye gidersem, girişin boş olması gerek. Open Subtitles إذا ذهبت لمشاهدة فيلم لابد أن يكون الصف بكامله شاغر
    Haydi. Lukas'a film izlemeye gidiyoruz. Open Subtitles هيا مجموعة منا ستذهب الى منزل لوكاس لمشاهدة فلم
    Yine de film izlemeye gidebiliriz. Open Subtitles لكن بمكننا ان نخرج لمشاهدة فلم
    Bize uğrayıp film izlemeye karar verdiğimizi söyle. Open Subtitles اخبريها بأننا قررنا المكوث في منزلي لمشاهدة فيلم
    Yabancı bir film izlemeye gitmek üzereydik. Open Subtitles كنا نخطط أن نذهب لمشاهدة فيلم أجنبي
    film izlemeye Lutz'a gidiyoruz. Bu gece bir klasik. Open Subtitles سنذهب إلى شقة " لتز " لمشاهدة فيلم الليلة , سنشاهد فيلم كلاسيكي
    Dün gece film izlemeye kasabaya gittik. Open Subtitles ذهبتُ إلى المدينة لمشاهدة فيلم
    Boş ver. Hadi film izlemeye gidelim. Open Subtitles آفقط آنسى الأمر، لنذهب لمشاهدة فيلم.
    Beni film izlemeye davet etti, kendi evinde. Open Subtitles فريد لقد دعاني لمشاهدة فيلم في منزله
    Biz de tam film izlemeye gidiyorduk. Open Subtitles -كنا على وشك الذهاب لمشاهدة فيلم -أجل
    - Ya da film izlemeye? Open Subtitles أو الذهاب لمشاهدة فيلم ؟
    Her sene Royal'de film izlemeye gideriz. Open Subtitles في كل مره نذهب لمشاهدة فيلم عند " رويال
    film izlemeye gittik. Open Subtitles ذهبت لمشاهدة فيلم.
    O bir arkadaşıyla film izlemeye gitmiş. Open Subtitles خرجت لمشاهدة فيلم مع صديقتها
    Bu gece, film izlemeye geliyor. Open Subtitles الليلة، سيأتي لمشاهدة فيلم
    Pazar gecesi Elmer ve bu kır evinin son sahibinin öldüğü gece, bizim marangozlardan biri Palace'a film izlemeye gitmiş. Open Subtitles ليلة الأحد يوم أن قُتِل "إلمر" والقاطنة السابقة لكوخه ذهب أحد النجارين العاملين لدي لمشاهدة فلم في "ذا بالاس"
    Lo'ya hep birlikte film izlemeye gideceğimize söz verdik. Open Subtitles لقد وعدنا " لو " بأننا سنذهب لمشاهدة . فلم مع بعض
    Siz buraya film izlemeye geldiniz. Open Subtitles اتيتم هنا لمشاهدة فلم
    Hayır, bir film izlemeye Toledo'ya gideceğim. Gelmek ister misin? Open Subtitles لا أنا سأقود السيارة إلى توليدوا لرؤية فيلم هل تريد المجيء معي؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more