"fiziksel ve duygusal" - Translation from Turkish to Arabic

    • جسدياً وعاطفياً
        
    • الجسدية والعاطفية
        
    Bir adamı fiziksel ve duygusal olarak öyle bir baştan çıkar ki sana kendi halkının en sıkı korunan sırlarına erişmene izin versin. Open Subtitles لغواية رجل , جسدياً وعاطفياً لذا فقد منحك الأسرار ذات الأهمية القصوى لقومه
    fiziksel ve duygusal olarak yeniden hissetmeye başlayınca yeniden nüksetmesini önlemek için yeni şeyler denemem gerektiğini fark ettim. Open Subtitles و عندما بدأت أشعر مرة أخرى جسدياً وعاطفياً أدركت أنني بحاجة إلى تجربة أشياء جديدة لمنع انتكاس المرض
    Bilmiyorum bu sizin için bir şey ifade edecek mi ama fiziksel ve duygusal anlamda o kadar zayıftı ki. Open Subtitles هنالك غضب أراه بعينيها، لا أعلم إن كان ..هذا يبدو منطقياً لكن بقدر ماهي ضعيفة جسدياً وعاطفياً
    Onlara hayır dediğimde bedelini pahalı bir biçimde fiziksel ve duygusal istismar olarak ödedim. TED حينما رفضت اختيارهم، دفعت ثمن اعتراضي غاليًا بالإساءة الجسدية والعاطفية.
    Bunun iyi konuşmacı olmakla ilgisi yok fiziksel ve duygusal olarak zarar vermek bu. Open Subtitles ثمّة فرق بين عدم التحلّي بآداب الملاطفة والإهانة الجسدية والعاطفية.
    Sırf iktidarda kalmak için kendi vatandaşlarının fiziksel ve duygusal refahını feda eden, onları piyon olarak kullanan bir liderin... durdurulması gerekir. Open Subtitles الرئيس الذي يضحي بالرفاهية الجسدية والعاطفية لمواطنيه والذي يعامل شعبه كبيادق فقط للبقاء في السلطة؟ هذا الرئيس يجب أن يُوضع حد له
    Düşük yapmak, bir kadından fiziksel ve duygusal olarak çok şey götürür. Open Subtitles أي فشل يَأْخذُ a عدد خسائر على a إمرأة جسدياً وعاطفياً.
    O 40 yaşında fiziksel ve duygusal olarak parçalanan bir kadın. Open Subtitles جسدياً وعاطفياً إنّها تحتضر
    Yani zihinsel, fiziksel ve duygusal, her türlü. Open Subtitles تعلم، عقلياً جسدياً وعاطفياً
    Kapıyı çalmadan önce o ciddi fiziksel ve duygusal travma geçirdi. Open Subtitles لا. قبل أن تدق ... انه مرة من خلال الصدمات الجسدية والعاطفية شديدة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more