Yani klonlama yapıyorlardıysa ve Flemming de herşeyi açıklamaya karar verdiyse... | Open Subtitles | اذا، ان كانوا يستنسخون البشر و قرر فليمينج اطلاق صفارة الانذار |
Ben Bayan Flemming, Cumberland Apartmanları, Wilshire. | Open Subtitles | انا السيدة فليمينج, شقق كامبرلاند,فى ويلشير |
Sizi bana birşey anlatmak için zorlayamayacağımı biliyorum, ama Flemming ulusal güvenliği ilgilendiren bir bilgiye sahip olmuş olabilir. | Open Subtitles | اعلم انه لا يمكنني اجبارك على قول شيء و لكن فليمينج ربما يملك معلومات تتعلق بالأمن القومي |
Ben cinayet masasından Dedektif Eddie Flemming. | Open Subtitles | هنا المحقق إدي فليمنج من مركز مكافحة القتل |
Dedektif Flemming New Yok tarihindeki en önemli dedektiflerden biriydi. | Open Subtitles | المحقق فليمنج كان أحد أكثر محققي مديرية شرطة نيويورك المزينين في تاريخ نيويورك |
Ekmeğine yağ sürülmüş şişko bir Flemming'den başka bir şey değilsiniz! | Open Subtitles | سيدي، أنت فليمنغ سمين، وتخرج الدهن، تدهن به خبزك. |
Bu paket Dr Richard Flemming'e Dr Richard Flemming tarafından gönderilmiş. | Open Subtitles | هذا الطرد تم ارساله لدكتور فليمينج و قد ارسله لنفسه |
Flemming'in ilaç nedenli paranoyadan muzdarip olma olasılığı var. | Open Subtitles | هناك احتمال ان فليمينج كان يعاني من جنون الشك بسبب الادوية |
Flemming ve Stofer kök hücre araştırmasındaki son teknoloji ürünlerin hepsini sipariş etmiş. | Open Subtitles | فليمينج وسوفتر طلبوا كل المواد الاخيرة الخاصة بأبحاث الخلايا الجذعية |
Flemming kasabadaki kimseye güvenilemeyeceğini söyledi, ama bunu birilerine anlatmamın o adama bir borcum olduğunu anladım. | Open Subtitles | فليمينج قال انه لا يوجد احد بالمدينة يمكن الوثوق به و لكن اعتقدت اني مدين للرجل بإخبار احد ما |
Dedin ki Flemming ve Stofer'in klonlamayı araştırdığına dair kanıt var. | Open Subtitles | انتِ قلتِ بالأمس، ان هناك دليل على ان فليمينج و سوفتر كانوا يقموا بأحاث على الاستنساخ |
Flemming'in etkilendiğini anladık, sonra diğer kasaba halkının peşinden gittik. | Open Subtitles | اكتشفنا ان فليمينج أُصيب ثم لاحق سكان المدينة الآخرين |
Hemşire, ben Dr. Flemming. Karım burada hasta. Onu görmek istiyorum. | Open Subtitles | ايتها الممرضة, انا د/فليمينج, زوجتى مريضة هنا واريد ان اراها |
Dr. Flemming geldi. Israrla karısını görmek istiyor. Evet. | Open Subtitles | انه د/فليمينج هنا, ويصر ان يرى زوجته نعم, شكرا |
Dedektif Eddie Flemming'in vahşi cinayeti kasede çekilmiş ve bunu reklamlardan sonra yayınlayacağız. | Open Subtitles | قتل المخبر إدي فليمنج الوحشي لقد تم تسجيله بالفيديو وسوف نعرضه بعد هذة الرسائل |
Size bu kasedi değerli arkadaşım Eddie Flemming anısına gösteriyorum. | Open Subtitles | أذيع هذا الشريط في ذكري محببة لصديقي أدي فليمنج |
İddialı bilirkişiler, New York Dedektifi Eddie Flemming cinayetini araştırmaya koyuldular. | Open Subtitles | العقل الموجه المزعوم وراء قتل محقق مدينة نيويورك أدي فليمنج |
Eddie Flemming cinayeti davasının bugün sonuca bağlanması bekleniyor. | Open Subtitles | تطورات أخرى متوقعة اليوم في قضية قتل إدي فليمنج الغريبة |
Bu çok ilginç Flemming hiç bir zaman iran körfezine gitmemiş | Open Subtitles | هذا مُثير للإهتمام ، لم يذهب (فليمنغ) قط إلى (الخليج الفارسي) |
Buna göre , Flemming isimli bir asker... Üzerinde kullanılan aşı için orduyu dava etmiş... | Open Subtitles | (حسب هذا ، رفع جندي يدعى (فلمينغ دعوى على الجيش لتجربتهم لقاحاً عليه |
Selam.Ben Selena Ramos. Dr. Mark Flemming. | Open Subtitles | (مرحبا , انا (سيلينا راموس - (الدكتور (مارك فليمنق - |
Ben Balina Radyosu'ndan Cory Flemming. | Open Subtitles | هذا كروي فليمينغ من الإذاعة المحلية يقول: |