Sen ailenin fotoğraflarını çekiyor olabilirsin bense onları vururum. | Open Subtitles | دعني أخبرك لعلك تلتقط صوراً لعائلتك حسناً، لكن أنا فقط سأطلق عليهم النار |
Füze üslerimizin tek tek fotoğraflarını çekiyor. | Open Subtitles | تلتقط صوراً لقواعد الصواريخ لدينا |
The Bugle için Örümcek-Adam'ın fotoğraflarını çekiyor. | Open Subtitles | " إنّه يلتقط صوراً لـ" الرجل العنكبوت " لصحيفة " البيوغل |
Bayan Wickett, sizi bu kadar erken saatte rahatsız ettiğim için üzgünüm. Evinizin dışında bir adam var, ...ve sanırım evinizin fotoğraflarını çekiyor. | Open Subtitles | سيّدة (ويكيت)، آسفة لإزعاجكِ بوقتٍ مبكّر، هناك رجل خارج منزلكِ، وأعتقد أنّه يلتقط صوراً |
Bekle. İçerinin değil, şu adamın fotoğraflarını çekiyor. | Open Subtitles | انتظر لحظة، إنّها لا تلتقط صُورا للمُجمّع، بل تلتقط صُورا لهذا الرجل. |
Maria BM binasının çevresinin fotoğraflarını çekiyor. | Open Subtitles | (ماريا) تلتقط صُورا لداخل مُجمّع (الأمم المُتحدة). |