Son sefer Foyet'in gözlüğünü bırakmasının bir anlamı olmalı. | Open Subtitles | هناك سبب لتركه لنظارات فوييت في آخر مسرح جريمة |
Otobüsteki numaralar, Foyet'in adresleri. | Open Subtitles | 1488إيدنهرست الارقام على الحافلة هي عناوين فوييت |
Boston ofisi, Foyet'in evinde bazı belgeler bulmuş. | Open Subtitles | مكتب بوسطن الميداني تعرف لتوه على مستندات من منزل فوييت |
Foyet'in bize vermediği bir adres olmalı. | Open Subtitles | لا بد أن ذلك عنوان لم يعطينا إياه فوييت |
Ve tam Foyet'in evi önünde duruyor. - Foyet'in adresini biliyor. | Open Subtitles | و تتوقف امام شقة فوييت تماما |
Foyet'in serbest olduğu her gün Hotch'un kaybettiğini biliyorsun. | Open Subtitles | كل يوم يبقى فيه (فوييت) حراً طليقاً يخسر (هوتش) و أنت تعرف هذا |
Eğer Foyet'in eski suçlarına baksaydık kimseyi sağ bırakmadığını bilirdik. | Open Subtitles | لو درسنا جرائم (فوييت) الأولى لأدركنا أن مسألة الناجي غير منطقية |
Tek yapmamız gereken Foyet'in geçmişine bakmaktı. | Open Subtitles | كل ما كان علينا فعله هو مراجعة تاريخ (فوييت) |
Foyet'in işkence edecek kimsesi kalmaz. Hotch kazanır. | Open Subtitles | فلن يكون لدى (فوييت) من يعذبه ويفوز (هوتش) |
Foyet'in beni izlemesi olasılığına karşı önlem. | Open Subtitles | إنها مراقبة مضادة تحسباً لكون (فوييت) يراقبني |
Foyet'in saldırısından beri beni sorguluyorlar. | Open Subtitles | (لقد أصبحوا يشككون في قراراتي منذ هجمات (فوييت |
Ne kadar daha Foyet'in kazanmasına izin verecek? | Open Subtitles | إلى متى سيدع (فوييت) يفوز؟ |