"fransız bölgesi" - Translation from Turkish to Arabic

• الحيّ الفرنسيّ

Sen yokken Fransız Bölgesi'ndeki vampirler tarafından saldırıya uğradım.
تمّت مهاجمتي من قبل مصّاصي دماء الحيّ الفرنسيّ

Fakat durum şu ki, Fransız Bölgesi savaşın eşiğinde.
المغزى هو أنّ الحيّ الفرنسيّ على شفى حرب

Nasıl oluyor da 16 yaşındaki bir kız koca Fransız Bölgesi'ni yerle bir ediyor?
أنّي يمكن لفتاة في الـ16 أن تزلزل الحيّ الفرنسيّ بأكمله؟

Ayrıca eskiden bir cadıyla çıkmış olmasını ve Fransız Bölgesi cadılarını iyi tanımasını da seviyorum.
يروقني أيضًا أنه كان يواعد ساحرةً، لذا فهو ملمّ بساحرات الحيّ الفرنسيّ.

Onları, artık Fransız Bölgesi'nde ikamet etmedikleri için dışladım.
استبعدتهم لأنّهم ما عادوا يسكنون الحيّ الفرنسيّ

Ağabeyine katılıyorum. Artık Fransız Bölgesi'nde yepyeni bir dönem başladı.
أوافق أخاك، إنّه عصر جديد في الحيّ الفرنسيّ.

Fransız Bölgesi'nin geri kalanına örnek teşkil edebilecek kadar temkinli bir tablo çiziyorsunuz.
قومكم لهم دور فريد لوضع قدوة يقتدي بها باقي الحيّ الفرنسيّ.

Bu ayin Fransız Bölgesi yaşlısı tarafından yapılmalıydı.
يتعيّن أن ينفذ هذه الشعيرة أحد كبراء سحرة الحيّ الفرنسيّ.

Bütün Fransız Bölgesi'ni aradım. Finn yer yarıldı içine girdi.
فتّشت الحيّ الفرنسيّ بأكمله، ولا أثر لـ (فين).

Klaus, eğer Davina'yı ya da Josh'ı herhangi bir şekilde incitecek olursan seni tüm Dünya'ya duyururum ve Fransız Bölgesi'ne sonsuza kadar elveda öpücüğü vermek zorunda kalırsın.
(و(كلاوس)، إن أذيت (دافينا) أو (جوش ... بأيّ شكل، فسأفضحك للعالم عندئذٍ يمكنك أن تقبّل الحيّ الفرنسيّ قبلة الوداع الأبديّ