Göçmenlik bürosundakileri kandırmak için kullandığın metotları sadece hayal edebilirim. | Open Subtitles | أستطيع فقط بأن أتخيل الحركات التي أستخدمتيها لإقناع ضباط الهجرة |
Ve Göçmenlik ile görüsmeler olursa, seni editörluge tesvik edecegim.Mutlumusun? | Open Subtitles | إذا قمت بعطلة آلاسكا و مقابلة الهجرة سأجعلك ناشراً، مسرور؟ |
Onu dolandıran ve hiç yeşil kart başvuru işlemlerini başlatmayan Göçmenlik avukatına 8.000 dolar harcadı bu nedenle o da vazgeçti. | Open Subtitles | لقد انفقت 8 آلاف دولارعلى محامي الهجرة الذي قام بسرقتها و لم تحصل ابداً على البطاقة الخضراء لذا هي فقط استسلمت |
-Şimdi ara verirsek akşama kadar kızı Göçmenlik mahkemesine çıkarır. | Open Subtitles | اطلب التمديد وسيقوم بتحويلها الي محكمة المهاجرين بغياب الشمس |
Göçmenlik avukatıyla yarın sabah 11'de bir görüşme ayarladım. Olmaz. | Open Subtitles | لقد حددت موعداً مع محامي هجرة غداً عند الحادية عشرة |
Will ve MacKenzie birbirlerini boğazlayacaklar ve Göçmenlik bölümü bir enkaza döndü. | Open Subtitles | ويل وماكنزي سيقومون بقتل بعضهم البعض ومشهد الهجرة كان مثل صدام القطار. |
Ambülansa bindirilmelerinden önce Fransız Göçmenlik bürosu uçağa çıkıp kızları kayıt altına almış. | Open Subtitles | دائرة الهجرة الفرنسيّة إلتقت بالطائرة وأكملت أوراق الفتاتين قبل تحميلهما على سيّارة إسعاف. |
Anlaşma yaptığına dair Fransız yetkililerden kanıta ihtiyacımız olacak, ve Göçmenlik formlarında yalan söylediğin an hayatın tehlikeye girmiş. | Open Subtitles | نحن بحاجه ل أثباتات من السلطات الفرنسيه لأكمال الاجراءات وأن حياتك كانت بخطر عندما كذبت عند ملئك أستمارة الهجرة |
Dinle, Göçmenlik durumum federal ajanların arasında rahatsız olmama yol açıyor. | Open Subtitles | اسمعي، حالة الهجرة خاصّتي تجعلني غير مُرتاج جداً حول العُملاء الفيدراليين. |
Bugüne dek insanlık tarihimizi belirleyen Göçmenlik dalgasını durdurmaya yetecek güçte bir kısıtlama olamaz. | TED | ليست هناك أية قيود على الإطلاق يمكنها أن تكون صارمة بما يكفي لإيقاف موجة الهجرة التي حددت تاريخنا البشري. |
Bu Whitopia'da, Göçmenlik büyük bir sorun hâline geldi. | TED | فقد تبين أن الهجرة تمثل مشكلة كبيرة في مدن البيض. |
Eğer cinsiyet eşitliği konusunda duyarlıysanız veya fakirlik veya Göçmenlik veya toplum sağlığı, o zaman seks işçilerinin hakları sizin için önemli. | TED | إذا كنتم تهتمون بالمساواة بين الجنسين أو الفقرأو الهجرة أو الصحة العامة، إذن فإن حقوق محترفي الجنس تهمكم. |
Amerikalı olmak için attığım resmi adımdan kısa bir süre sonra, 11 Eylül 2001 saldırıları, yıllarca sürecek Göçmenlik durumunu değiştirdi. | TED | وبعد فترة قصيرة من أخذي لهذه الخطوة الرسمية لأصبح أمريكية، هجمات الحادي عشر من سبتمبر 2001 غيرت مشهد الهجرة لعقود قادمة. |
JH: Bence en büyük sorun özellikle Avrupa'da ayrıca burada da Göçmenlik sorunu | TED | جون: أعتقدُ أن القضية الكبيرة في أوروبا خصوصًا، ولكن هنا أيضًا، هي قضية الهجرة. |
CA: Tamam, artan Göçmenlik ve buna yönelik korkular mevcut bölünmüşlüğümüz nedenlerinden biri. | TED | كريس: حسنًا، إذن ارتفاع الهجرة والمخاوف حولها هي أحد أسباب الإنقسام الحالي. |
Göçmenlik politikası hakkında tartışırken, çok önemli bir noktayı kaçırıyoruz. | TED | نحن نفتقد جانبًا حاسمًا في نقاشنا حول سياسة الهجرة. |
Bunlar, Göçmenlik politikası tartışmalarında öne çıkan tüm istatistiklerin ardındaki gerçek hayatlar. | TED | هذه هي الحياة الحقيقية وراء كل تلك الإحصائيات التي تهيمنُ على النقاشات حول سياسة الهجرة. |
Bir Göçmenlik avukatı, onun, yerel halk için sınır dışı edilemeyecek kadar önemli olduğunu ileri sürdü. | TED | وأثبتَ محامي الهجرة بأنه كان شخصًا مهمًا للمجتمع المحلي لكي يتم ترحيله. |
Göçmenlik yasalarımız, ılımlı toplum imajımızı tamamen silmiş durumda. | Open Subtitles | صورتنا وقوانيننا تقول اننا دولة متسامحة مع المهاجرين |
Benim ve oğlum için Göçmenlik mektubunu yazamadan öldü. | Open Subtitles | لقد مات قبل أن يستطيع أن يكتب رسالة هجرة لي و لولدي |
Hollanda Göçmenlik Yasası ve devletin Dünya Bankasını korumasına. | Open Subtitles | سياسة الهجره الهولنديه والدعم من الصندوق الدولي |
Neden Göçmenlik bürosu için çalışıyorsun, bırak insanlar ait oldukları yerde kalsın | Open Subtitles | إنه يتخذك مثالاً لم أفهم أبداً لماذا إلتحق بالبوليس السري للهجرة أعتقد أنه في أعماقه |
Göçmenlik durumum sorgudaydı zaten. | Open Subtitles | حالة هجرتي من الأصل موضع شك |
ve bence sosyal bilimlerde dikkatlice incelememiz gereken bu: çeşitlilik ve Göçmenlik. | TED | وأعتقدُ هذا هو حيث علينا أن ننظر بعناية فائقة في العلوم الإجتماعية حول التنوع والهجرة. |