"gömüyor" - Translation from Turkish to Arabic

    • يدفن
        
    • بدفن
        
    • بدفنهم
        
    • ويدفن
        
    • تدفنها
        
    • تدفنوها
        
    • ندفنهم
        
    Ben, bu bölümde Edi Büdü'yü kuma gömüyor ve sonra da onu bulamıyor. Open Subtitles بن هذا هوا الجزء الذى يدفن فيه ايرنى بيرت فى الرمال ولا يستطيع العثور عليه
    Kurbanını İç Savaş'tan kalma, eski demiryolu yatağına gömüyor. Open Subtitles يدفن ضحيته في مكان سكة حديد عتيق منذ الحرب الأهلية
    Yapımcı Philip Dalton uzaktan kumandalı bir kamerayı sevilen bir su içme alanına gömüyor. Open Subtitles المنتج فيليب دالتون قام بدفن كاميرا تحكم عن بعد في الطين الساخن المتبخر من بقعة الشرب المفضلة.
    Duyduğun fırtınayla onları canlı canlı gömüyor. Open Subtitles إن العاصفة التى تسمعها تقوم بدفنهم أحياء
    Birileri insanları öldürüp cesetleri tünellerin içine, yeraltına gömüyor. Open Subtitles ويدفن هذه الجثث تحت الأرض في أنفاق أقتربوا على اخذي معه
    Büyük büyükbabam da onu gömüyor. Altınlarla. Open Subtitles حتى لو انه تدفنها حيا ، مع الذهب ربما في هذا المنزل في مكان ما
    gömüyor musunuz yoksa, ha? Open Subtitles تدفنوها , أليس كذلك ؟
    Polisler geldiğinde baban orada olsaydı şu an kaç kişiyi gömüyor olurduk? Open Subtitles إذا كان أباك هنا عندما جاء رجال الشرطة كم شخص كنا ندفنهم الآن؟
    - Lütfen. Nişanlım kız kardeşini gömüyor. Bunun için dört gün bekledi. Open Subtitles صديقى يدفن أخته هناك لقد أنتظر أربعة أيام لفعل ذلك
    Her şeyi bahçeye gömüyor. Open Subtitles انه يدفن كل شئ فى الحديقة لدى مكواة وموقد قديم هناك
    Ne zaman arkamı dönsem televizyonda Patrick'e gömüyor. Open Subtitles نعم , كل مرة استدير يدفن باتريك في الاخبار
    Kazanan kaybedeni gömüyor, iki çantayla evine dönüyor parasını ikiye katlıyor, adına "borsa" dedim. Open Subtitles الفائز يدفن الخاسر يرجع للمنزل بحقيبتين من المال ضاعف اموالك
    Tıp eğitimi almamış olması muhtemel, deneyleri başarısız olunca kurbanları adli önlem için gömüyor. Open Subtitles و من المشكوك فيه تلّقيه لأي تدريب طبي و حينما تفشل تجاربه ربما يدفن ضحاياه كتدابير لطمس الأدلة الشرعية
    Neden bu insanlar babamı gömüyor? Open Subtitles لماذا يدفن هؤلاء الأشخاص بابا؟
    Her Cumartesi hastane sahipsiz cesetleri White Oak Mezarlığı'na gömüyor. Open Subtitles كل يوم أحد تقوم المستشفى بدفن الجثث التي لم يطلبها أحد في مقبرة الـ"ـبلوط الأبيض"
    insanları canlı gömüyor. Open Subtitles يقوم بدفن الناس أحياء
    Duyduğun fırtınayla onları canlı canlı gömüyor. Open Subtitles إن العاصفة التى تسمعها تقوم بدفنهم أحياء
    Onları yakalıyor, esir tutuyor sonra hepsini aynı yere gömüyor. Open Subtitles هو يختطفهم, هو يحتفظ بهم اسرى ثم يقوم بدفنهم جميعا فى نفس البقعة
    "Park departmanı lafı fazla uzatmıyor ve kapsülü gömüyor." Open Subtitles قسم الحدائق يأتي ويدفن الكبسولة الزمنية
    Birisi insanları öldürüp kanıtları gömüyor. Open Subtitles شخص ما يقتل الناس ، ويدفن الدليل
    Sadece gömüyor. Open Subtitles هي تدفنها
    gömüyor musunuz yoksa, ha? Open Subtitles تدفنوها , أليس كذلك ؟
    Eğer alsalardı, şu an onları gömüyor olamazdık. Open Subtitles لو حصلوا عليه لما كنا ندفنهم هنا اليوم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more