"gömleğe" - Translation from Turkish to Arabic

    • القميص
        
    • لقميص
        
    - Vay canına, bu gömleğe bayıldım. - Buyurun, vinç kazası. Open Subtitles يمكنني القول ذلك القميص يعجبني حقاً إنها , صور حادثة الرافعة
    - Umarım en az çeyrek paket almışsındır gömleğe karşılık. Open Subtitles أتمنى أنك حصلت على ربع كيس من المخدرات ببيع القميص الذى اشتريته لك هذا ليس ظريفاً
    O zaman bu zamma, bu terfiye... ve bu pazen gömleğe 'evet' de. Ve şöyle de: Open Subtitles إذن اقبل هذا الصعود، هذه الترقية :وهذا القميص الخفيف الذي يقول
    Sırtındaki gömleğe varana kadar kaybetmişsin! Open Subtitles ! لقد ظللتَ تخسر حتى خسرت القميص الذي ترتديه
    Göğüs cebi olan bir gömleğe ihtiyacım var ki sahnede çıkarabileyim. Open Subtitles إنّي بحاجة لقميص مع جيب الصدر، يمكنني أخذه على المسرح.
    Camdaki gömleğe bir bakabilir miyim? Open Subtitles هل يمكن أن أرى القميص الذي في النافذة؟
    Bu gömleğe olan tüm güvenimi birden yitirdim. Open Subtitles لقد فقدت الثقة كلياً في هذا القميص
    Ama gömleğe baksana, Claudia Sanders'ın üniformasıyla aynı renk. Open Subtitles انظر إلى القميص "هذا نفس اللون الأخضر الخاص بزيّ "كلوديا سانديرز
    O gömleğe gözleriniz ağrıyana kadar bakabilirsiniz. Open Subtitles يمكنك النظر إلى القميص حتى تتورم عيناك،
    Aynı bu gömleğe benziyordu. Open Subtitles كان يبدو كثيراً مثل هذا القميص
    Ama saçı gömleğe uymuyor. Open Subtitles ولكن الشعر لم يعد مناسباً لها القميص
    Kravatın gömleğe uymamış. Open Subtitles ربطة العنق ليست متناسقة مع القميص
    gömleğe ihtiyacın yok Çıkar o lanet gömleği Open Subtitles لا اريد؟ اخلع هذا القميص اللعين هيا
    Şu arkadaşım senin üzerindeki gömleğe bayılmış. Open Subtitles صديق يعجبه القميص الذي ترتديه.
    Aman Allahım, şu gömleğe bak? Open Subtitles أنظر إلى ذلك القميص.
    - Ahbap, gömleğe dokunma. -Sadece bak. Open Subtitles لا تلمس القميص انظر فقط
    Şu gömleğe bir bak. Open Subtitles انظر إلى القميص
    gömleğe bir bak. Open Subtitles أعني.. انظر الى القميص
    Şu gömleğe bakar mısınız. Open Subtitles إنظروا لذلك القميص
    Göğüs cebi olan bir gömleğe ihtiyacım var ki sahnede çıkarabileyim. Open Subtitles إنّي بحاجة لقميص مع جيب الصدر، يمكنني أخذه على المسرح.
    Sanırım yeni gömleğe ihtiyacım var. Open Subtitles أظن أنّني أحتاج لقميص جديد.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more