Değerlendirmesi çok iyiydi, bırakmamın tek yolu, gönüllü olarak istifa etmek. | Open Subtitles | كان تقييمها ممتازاً، والطريقة الوحيدة لأترك منصبي هي أن أستقيل طوعاً |
Açıkçası umduğumuz ve istediğimiz şey... içinizden buna inananların resepsiyondan sonra... gönüllü olarak bu belgeleri imzalamalarıdır. | Open Subtitles | نأمل أن هؤلاء مَن يصدقون الأمر سيتقدمون بعد الاستقبال ويوقعون على هذه الشهادات طوعاً |
Bakın, buraya gönüllü olarak geldim ve FBI'ın ülkemiz için yaptığı her şeye minnettarım, ama uyuşturucu satıcısına benziyor muyum? | Open Subtitles | إسمعوا، أنا هنا طواعية و أُقدَر كل الاشياء التي تفعلها المباحث الفدرالية للبلاد، و لكن هل أبدو لكم كتاجرة مخدرات؟ |
gönüllü olarak İngiltere'ye gideceğini söylediği gece. | Open Subtitles | وفي نفس الليلة اخبرني أنه تطوع لمهمة في انجلترا |
Bu hastane çevre bakımından nalları dikmek üzere, bu yüzden gönüllü olarak çevre memurluğu yapmak istiyorum. | Open Subtitles | هذه المستشفى لا تهتم بالبيئة وأنا أود أن أتطوع وأقدم خدماتي كحارس للبيئة |
Nasıl olur da Bania'yla gönüllü olarak zaman geçirmek isteyen birini örnek alabilir? | Open Subtitles | كيف لها أن تحتذي بشخص اختار طوعاً قضاء الوقت مع بانيا؟ |
Onun çek defterini gönüllü olarak alabilirsin ya da kazara ölmüş birinin sigorta poliçesini. | Open Subtitles | تستطيعين الحصول عليها عن طريق تدقيق حسابه طوعاً أو عن طريق وثيقة تأمينه |
Anlaşmadaki payından gönüllü olarak vazgeçmeni istiyoruz. | Open Subtitles | نريدُ منك أن تصرف إهتمامك ,عن التسوية طوعاً |
bir yer hâline getiriyor. Başka kültürlerde, insanlar buralara gönüllü olarak giderler çünkü böyle yerleri severler. | TED | تعلمون ، في هذه الأماكن في بلدان أخرى ، الناس يذهبون فقط الى هناك طواعية لأنهم يحبون هذه الأماكن. |
Ve bir kez bu acı dolu dersi öğrendikten sonra, gönüllü olarak güçlerinden vazgeçecek. | Open Subtitles | وعندما تتعلم ذلك الدرس المؤلم ستعطينا قواها بكل طواعية |
gönüllü olarak İngiltere'ye gideceğini söylediği gece. | Open Subtitles | وفي نفس الليلة اخبرني أنه تطوع لمهمة في انجلترا |
Oğlunuzun , Isabel'in aradığı intihar hattıyla aynı olan bir intihar hattında gönüllü olarak çalıştığını biliyor muydunuz? | Open Subtitles | هل تعلم أن ابنك تطوع في الخط الساخن للإنتحار؟ نفس الشخص الذي إعتادت إيزابيل الإتصال به؟ |
Depresyon sorunu yaşamış, ya da kriz durumlarıyla yüzyüze gelmiş insanlara... ...yardım edebileceğim bir yerde gönüllü olarak çalışabilirim diye düşündüm. | Open Subtitles | إعتقدت بأنني قد أتطوع في مكان ما وأحاول مساعدة الناس الذين يقاومون الكآبة أو الذين يواجهون الأزمات بمفردهم |
Senden, onu emir zoruyla geri vermektense gönüllü olarak vermeni rica ediyorum. | Open Subtitles | إني أطلب منك أن تتطوع من نفسك بتقديم الطلب بدلا من جعلنا نستعيدها بطلب منا |
Ceza ne olursa olsun gönüllü olarak teslim oluyorum. | Open Subtitles | سآتي معكم طواعيةً أياً ما كانت العقوبه التي تنتظرني |
Endişelenmeyin, çünkü bu işi gönüllü olarak aldılar. | Open Subtitles | لا تقلق لأنهما قبلا بهذه المهمة عن طيب خاطر |
Chris ve Bill, operasyonları ve ortaklıkları kullanmak için gönüllü olarak zamanlarından verdiler. | TED | كريس وبيل تطوعوا بوقتهم لتنسيق العمليات والشراكات. |
gönüllü olarak kontrole geldiğin için tarihe geçmen lazım. | Open Subtitles | يجب ان تكون الرجل الأول في تاريخ الذي يتطوع لزيارة الطبيب |
O kadar etkilenmiştim ki, ekibine gönüllü olarak katılarak bu yöntemi öğrenmeye karar verdim. | TED | كنت مشدوهاً لدرجة أني قررت تعلم هذا النهج وذلك بالانضمام إلى فريقه كمتطوع. |
İşte buradasın, yeni mezun oldun, gönüllü olarak dadılık yapacaksın. | Open Subtitles | وها أنتِ تخرجتى حديثاً من الجامعة اخترتى طوعا وظيفة معتوهه مربية أطفال |
Aramızda, gönüllü olarak bu işi yapmak isteyen biri var mı? | Open Subtitles | نحتاج واحد من المجتمع ليتقدم على انه متطوع |
15 yaşımdayken acil müdahale kursuna gittim, sonrasında gönüllü olarak bir ambulansta çalışmaya başladım. | TED | عندما كان عمري 15، أخذت دورة إسعافات أولية وذهبت للتطوع في سيارة إسعاف. |
Kliniğe geldin. Hem de gönüllü olarak. | Open Subtitles | لقد أتيتَ لفترة العيادة بإرادتكَ |
Hastanelerde gönüllü olarak çalışmaya bayılırım ve sadece seksi şekerci kız kıyafeti yüzünden de değil. | Open Subtitles | لطالما أردت أحببت التطوّع للمستشفى وليس بسبب زيّ المتعرية موزعة الحلوى |