Bakan seni yemeğe götürmesi için saat 8'de bir araba gönderecek. | Open Subtitles | سيرسل لك السيّد الوزير سيّارة تقلّك للعشاء عند الساعة الـ8: 00. |
Akıllı telefon şu anda fotoğraf çekiyor ve reaksiyon bittiğinde fotoğrafları işlememiz ve yorumlamamız için çevirim-içi veritabanımıza gönderecek. | TED | يلتقط الهاتف الصور، وعند انتهاء الفحص، سيرسل الصور إلى قاعدة بياناتنا على الإنترنت للمعالجة والتشخيص. |
Orange County ofisi, Fuller'ın evine sivil bir ajan gönderecek. | Open Subtitles | سترسل المقاطعة اشخاص للتعقب اكثر عملاء سريون إلى بيت فولير |
Ya mağdurla bizzat kendisi temasa geçecek ya da parayı alması için başka birini gönderecek. | Open Subtitles | إما ان يتصل بالضحية بنفسه او ان يرسل شخصا آخر ليأخذ النقود |
- Seni çözmek için uşağı gönderecek. - Çok sevimli. | Open Subtitles | ـ سوف ترسل خادما ليذيب الثلج من على جسدك ـ طفلة لطيفة |
Bu demektir ki sadece benim güçlerimle kalmayacak, senin ve Paige'inki için de bir iblis gönderecek. | Open Subtitles | مما يعني انه لن يتوقف في سلطاتي فقط، وقال انه ستعمل إرسال آخر شيطان للك وللبيج. |
Davetiyeleri gönderecek cesareti buldun mu? | Open Subtitles | إذاً، هل واتتك الجرأة لإرسال تلك الدعوات؟ |
Ortağınız size sinyal gönderecek ve tam 45 saniye sonra çite kısa devre yaptıracak. | TED | سيرسل لك شريكك إشارة، وبعد 45 ثانية بالضبط، ستتعطل الدارة الكهربائية في السياج. |
Bize kurtarıcı gönderecek, ve hükümdarlığı sonsuzdur, sönüp gitmez. | Open Subtitles | وهو سيرسل لنا المخلص وملكوته ملكوت ابدي ولن يزول |
Biliyorsunuz, sonunda, Longshanks tüm kuzey ordusunu üstümüze gönderecek. | Open Subtitles | انت تعلم في النهاية سيرسل لونقشانكس جيشه الشمالي |
Yaşlı sarhoş, Cuma günü hepimizi almak için bir limuzin gönderecek... | Open Subtitles | ، ذلك الخرف السكير .. سيرسل لنا سيارة ليموزين لتنقلنا |
Siyah gemi dört bir yana Dünya'nın yüzeyini dönüştürecek sinyaller gönderecek. | Open Subtitles | السفينة السوداء كانت سترسل النبض حول العالم ، ليشكل قشرتها ثانية |
Tabii ki kimseye bahsetmeyeceğim ama para için birini gönderecek misiniz? | Open Subtitles | أنا لن أذكره,بالطبع لكنك سترسل شخص ما لإستلام الأموال |
Federasyon da kendi kurtarma gemisini gönderecek demektir. | Open Subtitles | هذا يعني أن الحكومة الفيدرالية سترسل سفينة إنقاذ تخصها. |
Ona mektup yazacağım, o da para mı gönderecek? Hayır. | Open Subtitles | إذاً أستطيع أن أكتب إليه, و سوف يرسل لي المال ؟ |
- Wilson'a uğramalısın. Uğramazsan, Seni almak için, birini gönderecek. | Open Subtitles | اذهب لرؤية ويلسون إذا لم تقم بذلك ، انه سوف يرسل أحدا لاحضارك |
Bunlar hortumun içine salındığında... rüzgar hızı, basınç ve sıcaklık hakkında aşağıya veri gönderecek. | Open Subtitles | وعندما تطلق داخل الاعصار سوف ترسل لنا معلومات عن سرعة الهواء والضغط |
Annen bunları yıkayacak mı yoksa laboratuara mı gönderecek? | Open Subtitles | هي أمك ستعمل غسل هذه أو إرسال 'م إلى المختبر؟ |
İnsan gönderecek kadar yok. Yeterince uzun süre bir solucan tünelini açık tutamayız. | Open Subtitles | ليس لإرسال شخص فلا يمكننا تأمين إستقرار الثقب الدودى |
Bu makina, ışık hızına yakın hızdaki parçacıkları, karşıt yönlerden bir tünele gönderecek. | TED | و هي عبارة عن آلة تقوم بإرسال جسيمات حول قناة، في اتجاهات متعاكسة، بسرعة تقارب سرعة الضوء. |
Tanrı bana uyarı gönderecek olsaydı bunu çok uzun zaman önce yapardı. | Open Subtitles | اذا اراد الله ان يبعث لي بتحذير كان عليه ذلك منذ زمن |
Avukatım size hemen 5.000 dolarlık bir çek gönderecek. | Open Subtitles | سأعطى أوامرى للمحامى فورا ليرسل لك شيكا ب 5000 دولار |
Binadan ayrılmaya çalışırsan radyo vericisi bir uyarı gönderecek ve çok fena yarağı yiyeceksin. | Open Subtitles | إذا حاولت مغادرة المسكن ، جهاز التردد سيبعث لنا بإشارة .. وستكونين في ورطةٍ لا مفرّ منها |
Ayrıca ödemeyi ekibim bu gece hesabına gönderecek. Bir kontrol et. | Open Subtitles | وأيضًا، سيُرسل لكَ فريقنا أجرة التوصيل .بحلول نهاية هذه الليلة |
Ve sonra Roma'ya Ahlak Teolojisi veya Dini Kanunları çalışmaya gönderecek. | Open Subtitles | ومن ثمّ يرسله إلى رومـا لدراسة علم اللآهوت الاخلاقي والقانون الكنسي. |
eğer birisi farklı olarak şahitlik etmezse seni hapse gönderecek kadar delilleri var. | Open Subtitles | إلا إذا شخص ما شهد على نحوٍ مختلف لديهم دليل كافي لإرسالك للسجن |
Bu yoğunlukta, birini gönderecek vakti bulmanıza şaşırdım. | Open Subtitles | بمعرفة كم انت مشغول ، انا متفاجئة انك وجدت وقتا لارسال أحداً |
İsteğin üzerine, şirket seni akşamları meslek okuluna gönderecek. | Open Subtitles | بناءًعلىطلبك، الشركة تُرسلُك لكلية إدارة الأعمال في الليل |