Son 1 1 haftadır başka bir adamla görüşüyorum. Önemli bir şey değildi ve bu gece bitirdim. | Open Subtitles | كنت أواعد رجلاً آخراً منذ 11 أسبوعاً و أنهيت هذه العلاقة الليلة |
Şey, evet, biriyle görüşüyorum, gerçi, ciddi değil. | Open Subtitles | حَسناً، نعم، انا أواعد أحدهم لكن ليس بشكل جدي |
- Biriyle görüşüyorum. Ama sadece yemek yiyebiliriz. | Open Subtitles | أنا أواعد شخصاً نوعاً ما لكن يمكننا أن نحظى بوجبة معاً |
Evsiz bu beyefendiyle görüşüyorum, hep yaptığımız gibi, bilgilerini alıp, nereli olduğunu, oraya nasıl geldiğini, ona yardım için yapabileceklerimizi anlamaya çalışıyorum. | TED | فهذا أنا أقابل متشردًا، كما العادة نأخذ بياناته، نكتشف مسقط رأسه، وكيف وصل إلى هنا، وكيف يمكننا مساعدته. |
- Alo. - Kiminle görüşüyorum? | Open Subtitles | نعم , مرحبا ,أهلاً , من المتحدث |
Kiminle görüşüyorum? | Open Subtitles | إنّ هذا (تيد تالبوت من المتصل ؟ |
Pekâlâ, bir kız var ve normal şartlarda herkese "Selam, millet bu harika kızla görüşüyorum ve durumumuz ciddi olabilir." derdim. | Open Subtitles | ،يتعلّق بتلك الفتاة ،وفي ظل ظروف طبيعية سأقول للجميع أني أواعد هذه الفتاة الرائعة ويمكن أن يكون جدياً |
Laf açılmışken, başka biriyle görüşüyorum ve sanırım ikinize birden aşığım. | Open Subtitles | على ذكر هذا، أنا أواعد امرأة أخرى، وأظنني مغرم بكليكما |
Bir adamla görüşüyorum ama adamda espri anlayışı yok. | Open Subtitles | إنني أواعد رجل. ليس لديه حس الدعابة. إنه شيء غير موفق. |
Başka biriyle görüşüyorum ama onunla da ciddileşmek istmiyorum. | Open Subtitles | أنا أواعد شخصاً آخر ، ولكنّني لا أريد أن تكون علاقتي معه جديّة، كذلك |
Yani arkadaş gibi olur sevişen eşler gibi olur, fark etmez. Ben biriyle görüşüyorum aslında. | Open Subtitles | شركاء يبادلان الحب, أيا كان أنا نوعا ما أواعد أحد |
Ailesinin babamdan nefret ettiği bir kadınla görüşüyorum. | Open Subtitles | حسناً ، أواعد هذه المرأة والتى تكره عائلتها أبي. |
Bir kadınla görüşüyorum ve ülkeden ayrılacak kafa karıştırıcı. | Open Subtitles | أنا كنت أواعد أمرأة وهي سوف ترحل من هذه البلاد الامر محير نوعا ما |
Hayır, ara sıra biriyle görüşüyorum ama.. ...ciddi bir şey yok. | Open Subtitles | كلا، كلا، كنت أواعد أحدهم بين حين وآخر، لكن لا شيء جاد. |
Sevdiğim bir işim var, biriyle görüşüyorum hoş biriyle, espri anlayışı iyi. | Open Subtitles | لدى وظيفه أحبها ، أقابل شخصا ما شخص لطيف لديه روح دعابه جيده |
- Buna dair bir kanıt göremiyorum. - Kadınlarla görüşüyorum Jake. | Open Subtitles | لا أرى دليل على ذلك - أقابل النساء يا جيك - |
Erkeklerle görüşüyorum, onlarla çıkıyorum, zaman zaman onlarla yatıyorum. | Open Subtitles | أقابل الرجال, و أخرج معهم, و في مناسبات أنام معهم |
- Kiminle görüşüyorum? | Open Subtitles | "مرحباً يا " جيوفانا - من المتحدث ؟ |
Wiener'ların evi. Kiminle görüşüyorum? | Open Subtitles | منزل (وينر) من المتصل ؟ |
Charles Lane ile mi görüşüyorum? | Open Subtitles | هل أتكلّم مع تشارلز لين؟ |
- Bu saçmalıklarına ayıracak vaktim yok demiştim Silk! Birisiyle görüşüyorum. | Open Subtitles | أخبرتك، ليس لدي وقت لهرائك أنا سأقابل أحداً |
Dadılarla görüşüyorum o yüzden kontrat şartlarımı yeniden masaya yatıracağım. | Open Subtitles | ساقوم بمقابلة المربيات حتى استطيع أعادة المفاوضة على عقدي |
- Kiminle görüşüyorum? | Open Subtitles | من المتكلم |
Ben birisiyle görüşüyorum. | Open Subtitles | .إذًا ,لقد كُنتُ أواعدَ شخصًا |