Burdon'a onunla yarın görüşeceğimi söyle. Bize neden bir araba çağırmıyorsun? | Open Subtitles | أخبري "بيردون" أني سأراه غدا لماذا لا تحضر لنا عربة يا"دوريان"؟ |
Bu olayda parmağı olduğunu bildiğimi ve imza töreninde onunla görüşeceğimi söyle. | Open Subtitles | أخبره أنني عالمة بتورطه في هذه المسألة وأنني سأراه بمراسم التوقيع |
Bugün onunla görüşeceğimi söylemiştim... | Open Subtitles | أخبرته أنّي سأراه اليوم، لذا.. |
demek istediğim , sabahları o gün ne olacağını bilmeden yataktan kalkmayı seviyorum yada kimle görüşeceğimi , nereye gideceğimi. | Open Subtitles | أحب الإستيقاظ في الصباح دون معرفة ماذا سيحدث أو مع من سألتقي أو أين سأتجه |
Ben Cristobal'la görüşeceğimi söyledim. Adamlarıyla değil. | Open Subtitles | لا، قلتُ سألتقي بـ(كريستوبال) وليس كلّ مختلط أعراق بـ(سونا) |
Boşanma celsesinde görüşeceğimi söyle. | Open Subtitles | أخبريه بأنني سأراه في محكمة الطلاق |
Boşanma celsesinde görüşeceğimi söyle. | Open Subtitles | أخبريه بأنني سأراه في محاكمة الطلاق |
Hatta cehennemde görüşeceğimi söyle. | Open Subtitles | في الحقيقة أخبريه أنني سأراه في الجحيم |
Onunla sabah görüşeceğimi söyle. | Open Subtitles | أخبريه أنى سأراه فى الصباح |
Cliff'e, onunla yakında özel olarak görüşeceğimi söyle. | Open Subtitles | (إذن إخبر (كليف أنني سأراه في القريب العاجل |
Haham Nachtner ile görüşeceğimi sanıyordum. | Open Subtitles | ظننت أني سألتقي بالحاخام (ناخنر). |