"görüldüğünde" - Translation from Turkish to Arabic

• شوهدت
• شوهد
• تمت رؤية

Son görüldüğünde üzerinde mor pantolon ve kırmızı bir sweatshirt varmış.
كانت ترتدي آخر مرة شوهدت فيها بنطال أرجواني ومعطف أحمر

Son görüldüğünde üzerinde mavi bir ceket ve kot pantolon vardı.
شوهدت آخر مرّة ترتدي سنرة زرقاء وبنطال جينز

En son canlı olarak görüldüğünde saatler akşam 8:45'i gösteriyordu.
اخر مرة شوهدت على قيد الحياة 8: 45 مساءا

Son görüldüğünde, atını kuzeydoğuya sürüyormuş.
لقد شوهد أخر مرة يمتطى جواده بسرعه ناحية الشمال الشرقى.

"Son görüldüğünde dirsek ve omuzlarında deri yamalar olan bir ceket giyiyor ve bir yağmurluk taşıyormuş."
و قد شوهد آخر مره و هو يرتدى " جاكيت من التويد به رقع جلديه على الأكتاف و المرافق " و يحمل معطف مطر

Lucas son görüldüğünde haki renkte şort giyiyormuş.
لوكاس " شوهد آخر مرة " يرتدي ثياب بلون الجوخ

Oğlun pencerede görüldüğünde bu araç orada durmuyordu.
هذه السيارة لم تكن مركونة عندما تمت رؤية ابنك من النافذة

Son görüldüğünde okul forması ve beresi varmış.
آخر مرة شوهدت في زي مدرستها .. .. مع غطاء على رأسها.

- Uzun, kahverengi saçlar, mavi gözler... son görüldüğünde pembe bir bale taytı... pembe bale pabuçları ve pembe bir bale eteği varmış üzerinde.
15 - شعر بنّي طويل، وعيون زرقاء - في أخر مرة شوهدت فيه كانت ترتدي فستان الرقص الوردي وخفٌ وردي وتنورة وردية

Elbiseler, son görüldüğünde üzerinde olanlara uyuyor.
والملابس مطابقه كاخر ملابس شوهدت بها

Ama Carlie son görüldüğünde hamileydi.
ولكن (كارلى ) كانت حامل فى آخر- مره شوهدت بها

Son görüldüğünde senin kapıdan girmiş ve sonra da aynı kapıdan yaklaşık 50 metre uzağa savrulmuş.
والذي شوهد لآخر مرة يدخل إلى باب منزلك... وينتهي به المطاف على بُعد 20 قدما من نفس ذلك الباب

Son kez görüldüğünde, saatinde yüzyıldan fazla zamanı varmış.
آخر مره شوهد حياً كان هناك قرن بساعته

Ama kardeşim son görüldüğünde, buraya seninle konuşmaya geliyormuş.
لكن آخر مرة تمت رؤية أخي، كان قادمًا إلى هنا لمحاورتك.