"göründüğümü" - Translation from Turkish to Arabic

• ابدو
• شكلي
• مظهري
• ابدوا
• أَبْدو
• أبدوا
• شكلى
• سأَرى
• أبدو
• لمظهري

Biri bu gömleğin içinde hoş göründüğümü söylediğinde çok hoşuma gidiyor.
من الرائع ان يظن احد اني ابدو جميله في هذا الزي

Dıştan çok sakin göründüğümü biliyorum ama içten içe çok korkmuştum.
أعرف أنني كنت ابدو رائعا للغاية من الخارج لكن بداخلي,كنت مرتعبا

Daha önceki medyum kadın ölü insanlara ışıl ışıl göründüğümü söylemişti.
إمرأة متوسطة في العمر أخبرتني بذلك انا ابدو ساطعة لدى الاموات يآآآآآ

Söyledin zaten. Ayrıca seviştikten sonra nasıl göründüğümü...
و كيف تعرفين كيف يبدو شكلي بعد ممارسة الجنس ؟

Güvensizim, çünkü her gün nasıl göründüğümü düşünmek zorundayım.
وأنا عديمة الثقة لأنه يجب أن أفكر في مظهري كل يوم.

Ne kadar yaşlı göründüğümü biliyorum. Seni çocuk halinle hatırlıyorum.
أَعْرفُ كَمْ ابدوا عجوزا فقط أَتذكّرُك كطفل.

Her zaman bana saçma göründüğümü söylersin.
أَعْني،انتي تَقُولُين دائماً أَبْدو مثل النفاية.

Bazen bu şeyler üzerimdeyken daha hoş göründüğümü düşünüyorum. Nasıl gitti bakalım?
اتعرف احيانا اعتقد اننى ابدو افضل بهذا الشيء، كيف سار الامر؟

Oğlum bana yaşlı göründüğümü ve yeniden evlenmem gerektiğini söyledi.
أبنى قال لى اننى ابدو كبيرا فى السن واننى يحب ان اتزوج مره اخرى

Uzaktan Miss World gibi göründüğümü.
ماذا كتبتى انه من بعيد ابدو مثل ايشوارياراى

Uzaktan Miss World gibi göründüğümü.
ماذا كتبتى؟ انه من بعيد ابدو مثل ايشوارياراى

- Nasıl göründüğümü önemi y ok,3 ay.
انه لا يهم كيف ابدو ثلاث شهور هذه غيبوبة مؤكدة

Dün gece Soul Train ödüllerinde ne kadar seksi göründüğümü gördünüz mü?
هل رأيتي كيف ابدو جذاباً في آخر ليلة لأستلام الجوائز

Bak, tuhaf göründüğümü biliyorum.
انظري، أعلم انني ابدو غريباً ولكنني كاتب

Biliyorum onlar filmde nasıl göründüğümü görmek isteyecekler.
أعلم بأنهم سيريدون رؤية شكلي على شريط فيلمي

Nasıl göründüğümü sevmiyorum Ne düşündüğümü sevmiyorum, yada nasıl göründüğümü ve düşündüğümü hissediyorum.
-حسناً . لا أحب طريقة شكلي. لا أحب طريقة تفكيري.

Nasıl göründüğümü sormadım. -Gitmeye hazır mıyız diye sordum.
لم أكن أسئلك عن مظهري سألتك إن كنت مستعد للذهاب ؟

Oğlum bana yaşlı göründüğümü ve yeniden evlenmem gerektiğini söyledi.
ابنى يقول لى اننى ابدوا كبيرا فى السن لما لا اتزوج مره اخرى

Fahişe gibi göründüğümü biliyorum.
أَعْرفُ بأنّك تَعتقدُ بأنّني أَبْدو مثل a مومس.

Çıplakken ne kötü göründüğümü anlatma kimseye.
نعم اكيد، لا تخبري اي احد كم قبيح أبدوا وانا عاري

İyi göründüğümü biliyorum ama öyleymişim gibi konuşun.
أعرف أن شكلى جيد .. لكن حاولوا أن أبدو جيداً

Belki bir gün sizin gözünüzle nasıl göründüğümü görebilirim.
ربما يوماً ما أنا سأَرى ماذا أبدو خلال عينيك ... يا كابتن لوف

Bu tişörtün içinde doğum günü pastası gibi göründüğümü bana neden söylemedin?
كيف لم تخبرينى أنى أبدو كتورتة عيد الميلاد فى هذه البلوزة ؟

Nasıl göründüğümü umursamıyorum. Kendimi birilerine beğendirmek gibi bir çabam da yok.
لا آبه لمظهري ، أنا لا أبحث عن موافقة أحدهم