Bunun anlamı, o, görünmeden ve sessizce hareket etmeyi öğrenmeli. | Open Subtitles | وهذا يعني أن عليه التحرك بصمت ومن دون أن يُرى |
Bir suikastçı tam korumalı bir odaya görünmeden nasıl girer? | Open Subtitles | كيف لقاتل أن يدخل إلى غرفة محكمة من دون أن يُرى ؟ |
Pek çok gün sana görünmeden yanı başında oturdum. | Open Subtitles | لقد جلست غير مرئي بجانبك الكثير والكثير يوميا |
Ve şunu dinle, görünmeden nasıl olup da cesedi o dükkana taşıdığını sorduğumda, | Open Subtitles | واسمعي هذا.. عندما سألته كيف نقل الجثة عبر الطابق بدون أن يراه احد |
görünmeden oraya çıkmanın tek yolu mutfaktaki servis asansörünü kullanmak. | Open Subtitles | الطريق الوحيد للصعود للأعلى دون أن يرانا أحد هو باستخدام مصعد الخدمة فى المطبخ |
Hadi canım, bir çocuk odaya girip belgeleri imha ettikten sonra görünmeden çıkıp gidemez. | Open Subtitles | ,هيـا , الصبيان لا يـذهبون إلى مكان إقامتك .ويدمرون مشروعك ويهربون من دون أن يلاحظهم أحـد |
Gidin! görünmeden! | Open Subtitles | أهبوا, بالخلسة! |
Hamamböcekleri ve sıçanların görünmeden şehre girmelerini sağlıyor. | Open Subtitles | تاركة الجُرذان والصراصير تعدو عبر المدينة من دون أن تُرى |
Büronuzun bir de arka kapısı var. Ona görünmeden dışarı çıkabiliriz. | Open Subtitles | إن لديك باب خلفى لمكتبك يمكنك الخروج بدون أن يرانا |
Eğer görünmeden körfeze ulaşabilirsek kaçmak için botu kullanabiliriz. | Open Subtitles | اذا استطعنا الوصول الى هذا الجانب من الخليج قبل ان يرونا يوجد هناك قارب يمكننا استخدامه فى الهرب |
Şansımız varsa yarın gün bitmeden önce kimseye görünmeden Daret'ten geçeriz. | Open Subtitles | ان كنا محظوظين غداً فنحن سنعبر داريم دون ان يروننا |
görünmeden oraya gelebilirim. | Open Subtitles | أستطيع أن أصل اليه بدون أن يرانى أحد |
Ev ne kadar boş olursa kötü niyetli biri için, ortalıkta görünmeden dolanmak o kadar kolay olur. | Open Subtitles | كلما كان البيت خالياً كلما كان بإمكان الفاعل أن يتحرك دون أن يراه أحد |
görünmeden duvardan geçebilen bir Wudang savaşçısı... | Open Subtitles | المُحارِب الوحيد القادر على عبور الجُدران دون أن يُرى |
Ama aynı zamanda avına görünmeden yaklaşmak zorunda. | Open Subtitles | لكن ليقترب من فريسته يجب ألّا يُرى أيضًا |
Richard Bartlett'ı her kim öldürdüyse cesedi saat 6:00'dan sonra kimseye görünmeden buraya kolayca taşıyabilir. | Open Subtitles | من قتل (ريتشارد بارتليت) كان يستطيع بسهولة نقل الجثة .إلى هنا في أيّ وقت بعد الساعة السادسة دون أن يُرى |
Göze görünmeden dünyanın üzerinde dolaşan, bu ıstıraplı kayıp ruhlar... ilahi ışığı arıyorlardı... ama onu bulamayacaklar, çünkü artık çok geç! | Open Subtitles | هؤلاء الضائعون ، الارواح المكروبه يطوفون بشكل غير مرئي حول الارض .. ِ يبحثون عن ضوء يقودهم .. |
Ona görünmeden moral desteği sağlamak için yakınında olacağım. | Open Subtitles | سأبقى قريبا لأوفر له دعم غير مرئي |
görünmeden en arka vagona gidip döndük. | Open Subtitles | تمكنا من الذهاب إلى المطبخ والعودة دون أن يرانا أحد. |
İsterlerse pek çok kişiyi görünmeden geçerler. | Open Subtitles | في الحقيقة، يمكنهم المرور بدون أن يلاحظهم أحد، لو أرادوا ذلك |
görünmeden! | Open Subtitles | بالخلسة! |
Modern takip cihazları sayesinde birisini görünmeden takip edebilirsiniz. | Open Subtitles | أجهزة التتبع الحديثة يمكنها مساعدتك بتعقب شخصٍ ما بدون أن تُرى |
Ama bizi diğer kule gözcülerine görünmeden doğrudan tellere götürebilecek tek ikinci kat hücresi o. | Open Subtitles | و لكنها الزنزانة الوحيدة في الدور الثاني بطريق مباشر نحو السياج حيث لا يمكن أن يرانا حراس البرج الآخر |
görünmeden içine girersek bizi görmeden öylece geçebilirler. | Open Subtitles | لو تمكنّا من دخوله دون أنْ يرونا فلربما سيمرون دون مشاهدتنا |
Birlikte görünmeden in. | Open Subtitles | الأن اخرجى قبل ان يروننا معا |
görünmeden oraya gelebilirim. | Open Subtitles | أستطيع أن أصل اليه بدون أن يرانى أحد |
Yıllardır kimseye görünmeden Zone'a girip çıkıyor. | Open Subtitles | انه يدخل و يخرج من المنطقة لسنوات عديدة بدون أن يراه أحد فعلا |
- Güzel. Arkada kimseye görünmeden girebileceği bir kapı var. | Open Subtitles | جيّد، ثمّة مدخل خلفيّ يمكنها الدخول منه دونما يراها أحد. |
Kimseye görünmeden kaçabilmek için dikkat dağıtmamız gerekiyordu. | Open Subtitles | تريد الخروج من هنا دون أن ترى فأنت بحاجه لتشتيت |