"gördüm ben" - Translation from Turkish to Arabic

    • لقد رأيت
        
    • لقد رأيتُ
        
    • انا رأيت
        
    • رأيتُ أشخاصاً
        
    Her türlü aşırı doz gördüm ben. Open Subtitles لقد رأيت الكثير من الأشخاص و هم يتعاطون جرعة زائدة
    Kanalizasyonda o şeylerden çok gördüm ben. Open Subtitles أجل لقد رأيت الكثير من الأشياء الطافية هنا من حديقة الحيوان
    Cüzdanı koltukta gördüm. Ben de düşünmeden aldım. Open Subtitles كما تعلم , لقد رأيت المحفظة على المقعد وأخذتها , لم أكن أفكر
    Ultrasyon resimlerini gördüm. Ben sadece 6 haftalık hamileyim. Open Subtitles لقد رأيتُ الصور فوق الصوتية أنا في شهري السادس فقط
    Uyuşturucunun aileme, bana ne yaptığnı gördüm ben. Open Subtitles انا رأيت ما قامت به المخدرات إلى والدي، ولي
    Seni kendinden daha iyi tanıyan bir kadın gördüm ben. Open Subtitles لقد رأيت إمرأة تستطيع أن تراك أكثر مما تستطيع أن ترى نفسك
    Onu yalnızca televizyonda gördüm. Ben KHABRI değilim. Open Subtitles لقد رأيت صوره في التلفاز وحسب أنا لست خابري
    İnan bana şimdi, hepsini ama hepsini gördüm ben. Open Subtitles وثق بي يا صاح, لقد رأيتهم، لقد رأيت كل الأنواع.
    Bu sıyrık izini daha önceden gördüm ben. Bence katilimiz birkaç ay önce bir pratik uygulaması yapmış. Open Subtitles اسمعي، لقد رأيت تلك العلامة من قبل أعتقد أن قاتلنا تدرب عليها
    Neler yapabilir gördüm ben. Open Subtitles لقد رأيت ما قد يفعل لقد رأيت ما الذي يستطيع ان يفعل.
    Eminim, burayı daha önce gördüm ben. Open Subtitles لقد رأيت هذه البلدة من قبل أنا متأكد من هذا
    Duvardaki yazıyı gördüm ben sanma bir şeylere ihtiyacım var. Open Subtitles لقد رأيت الكتابات علي الجدار لا اظن انني قد احتاج لاي شيئ علي الاطلاق
    Bu olmadan asla otel kumadasına dokunmamam gerektiğini gösteren bir sürü biyolojik kalıntı gördüm ben. Open Subtitles لقد رأيت ما يكفي من المخلفات البيولوجية لئلا ألمس ريموت الفندق من دون أحدها
    Bu olmadan asla otel kumadasına dokunmamam gerektiğini gösteren bir sürü biyolojik kalıntı gördüm ben. Open Subtitles لقد رأيت ما يكفي من المخلفات البيولوجية لئلا ألمس ريموت الفندق من دون أحدها
    Şu anda sende olan ölüm bakışını çoğu adamda gördüm ben. Open Subtitles كما تعلمون، لقد رأيت الكثير من الرجال تحمل في نفس نظرة الموت التي حصلت في الوقت الراهن.
    Güven bana, senin gördüğünden çok daha fena sokaklar gördüm ben. Open Subtitles ثق بي، لقد رأيت شوارعاً أسوأ مما اعتدت عليه
    Çok korkunç yerlerde çok korkunç şeyler gördüm ben. Open Subtitles لقد رأيت بعض الأشياء المرعبة في بعض الأماكن الرهيبة.
    Bağlılıktan dolayı yanlış tercih yapan bir sürü insan gördüm ben. Open Subtitles لقد رأيت أشخاص كثيرون يقومون بقرارت خاطئة لأجل الولاء
    Senin söylediğin yalanların arkasındaki gerçek seni gördüm ben. Open Subtitles لقد رأيتُ ما وراء أكاذيبكِ وأخذتُ لمحةٍ عن ماهيتكِ الحقيقية
    Sokağın ortasında bir sürü kopuk ayak gördüm. Ben onları topluyordum. Open Subtitles لقد رأيتُ كومة من الأقدام في وسط الطرق و كان يجب عليّ تنظيفها.
    Smithee, acaba burada Prens'i mi gördüm ben? Sahiden de olağanüstü değil mi? Open Subtitles سميث ، هل انا رأيت الأمير هنا؟
    Göz kapaklarında kavis olan Japon da gördüm ben. Open Subtitles رأيتُ أشخاصاً يابانيين لديهم شفة .فوق جفونهم أيضاً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more