Sırf bu işi almak için birini paramparça etmeni görmek istiyorlar. | Open Subtitles | يريدون رؤيتك تمزق الرجل ارباً ارباً فقط للحصول عليها |
Mike, lütfen. Seni görmek istiyorlar. | Open Subtitles | ارجوك يا مايك أعرف أنهم يريدون رؤيتك |
Demek, sadece kötü bir adamın iyi bir adamla kavgasını görmek istiyorlar? | Open Subtitles | إذاً، فهم يريدون أن يروا شخصاً جيداً.. يضرب شخصاً شريراً أليس كذلك؟ |
Şimdi, ne zaman biri bunu söylese, ruhaniyetin bir şeyi değiştirmesini görmek istiyorlar diye düşünüyorum. | TED | الآن، كلما يقول لي شخص ذلك، أفكر، هل تريد أن ترى الروحية تحرك شيء؟ |
Yapımcılar Paris'ten geliyor ve esas oyuncuları görmek istiyorlar. | Open Subtitles | المنتجين نقلوا العرض الى فرنسا و يريدون ان يروا الطاقم الاصلى |
- İnsanlar asılmamı yada parçalanmamı görmek, istiyorlar kötü traşla değil. | Open Subtitles | الناس يريدون رؤيتي مشنوق او ممزق لكنهم لا يريدون رؤيتي حليق بشكل سيئ. |
Hafta sonuna kadar senin yeşil adam olayını görmek istiyorlar ama işi Chad'e devredebilirim. | Open Subtitles | و يريدون رؤية رجلنا الأخضر ،شيء في نهاية الإسبوع لكني سأوكل الأمر لـ تشاد |
oku evet Raj,başımız dertte banka iki kez aradı seni görmek istiyorlar | Open Subtitles | -إقرأه نعم " راج " ، نحن في ورطة كبيرة المصرف إتصل مرتين ، يريدون رؤيتك |
Ve seni, rahat, sakin ve sevgi dolu görmek istiyorlar. | Open Subtitles | وهم يريدون رؤيتك هادئة ومطمئنة وعطوفة |
Hakkında bazı dedikodular çıktı. Seni görmek istiyorlar. | Open Subtitles | الناس تتكلم عنك إنهم يريدون رؤيتك |
Otorite yokluğuna nasıl tepki vereceğimiz görmek istiyorlar. | Open Subtitles | أنهم يريدون أن يروا ردت فعلنا لعدم وجود سلطة |
Arkadaşlarını görmek istiyorlar ve biz de göreve başladığından beri eve hiç gitmedik. | Open Subtitles | إنهم يريدون أن يروا أصدقائهم ولم نذهب إلى منزلنا منذ تنصيبك |
100 yıllık sadece erkekler kurallarını bozmadan önce ne kadar yetenekli olduğunu görmek istiyorlar. | Open Subtitles | يريدون أن يروا كم أنتِ موهوبة قبل أن يقرروا مخالفة تقليد ذكوري منذ 100 عام |
Sanırım insanlar ne olacağını görmek istiyorlar. | Open Subtitles | أَحْسبُ الناسَ تريد أن ترى الذي يَحْدثُ. |
İnsanlar kardeşimi işlemediği bir suçtan dolayı asılı görmek istiyorlar. | Open Subtitles | الناس تريد أن ترى أخي مشنوقاً لجريمه لم يرتكبها |
Yapımcılar Paris'ten geliyor ve esas oyuncuları görmek istiyorlar. | Open Subtitles | المنتجين نقلوا العرض الى فرنسا و يريدون ان يروا الطاقم الاصلى |
Steven ve Stefan Briar'daki evi tekrar görmek istiyorlar. | Open Subtitles | الأمر بخصوص ستيفن و ستيفان يريدون ان يروا المنزل الذي في براير مجددا |
Anne ve babam için Onlar beni düzenimi kurmuş olarak görmek istiyorlar ... | Open Subtitles | من أجل أهلي يريدون رؤيتي مستقرة في حياتي |
Düşüşümü görmek istiyorlar, sebebi bu! | Open Subtitles | يريدون رؤيتي وأنا أسقط، هذا هو السبب! |
Hafta sonuna kadar senin yeşil adam olayını görmek istiyorlar ama işi Chad'e devredebilirim. | Open Subtitles | و يريدون رؤية رجلنا الأخضر ،شيء في نهاية الإسبوع لكني سأوكل الأمر لـ تشاد |
Sizi görmek istiyorlar. Yanlarında da bir köpek var. | Open Subtitles | هناك رجل وأمراة يريدون مقابلتك فى اللوبى ,ومعهم كلب |
Marcus ve Karen beni görmek istiyorlar. | Open Subtitles | (ماركوس) و(كارين) يريدون مقابلتي |
Seni mabette görmek istiyorlar Alima. | Open Subtitles | انهم يودون رؤيتك فى الكنيسة الميا |
Hem onlar da önemsemiyor. Sadece bir şeyler görmek istiyorlar. | Open Subtitles | معك مؤهلك الدراسي إنهم يريدون رؤية شيئاً ما |