"götürüldü" - Translation from Turkish to Arabic

    • أخذه
        
    • نقله
        
    • نقلها
        
    • أخذ إلى
        
    • أُخذ
        
    • اخذوها
        
    • نقلهم إلى
        
    • وأُخذت
        
    • نقل إلى
        
    Fransa'da Berziers denen bir kasabaya götürüldü. Open Subtitles و تم أخذه لبلدة صغيرة في فرنسا يطلق عليها بيرزيى.
    Sana herşeyi söyledim. Esans Dünya gerçekliğine götürüldü. Open Subtitles لقد أخبرتك بكل شىء، القلب تم أخذه إلى عالم الأرض
    Dr. King acilen St. Joseph Hastanesi acil bölümüne götürüldü. Open Subtitles وتم نقله الى غرفة الطواريء في مستشفى سانت جوزيف
    Karnak'ın iri dikili taşı granitin bloklarından oyuldu, tekneyle yüzlerce mil götürüldü, kütüklere sarıldı ve belki de büyük kerestelerle kaldırıldı. Open Subtitles إن المسلات الهائلة بمعبد الكرنك والتى صنعت من قطعة واحدة من حجر الجرانيت تم نقلها عبر القوارب لمئات الأميال
    Cesedi morga küçük bir kutuda götürüldü. Open Subtitles جسمه أخذ إلى المشرحة في الصندوق الصغير، أجل لأجل الله.
    Ve bundan birkaç saat sonra salgın hastalık uzmanlarımızdan biri ordu tarafından alınıp götürüldü. Open Subtitles أحد اوائل علماء الأوبئة أُخذ من قِبَل الجيش واختفى
    götürüldü; fakat kurban edilmedi. Open Subtitles اخذوها ,لكن لم يضحى بها
    Karım ve kızım meteor fırtınasından sonra götürüldü Open Subtitles زوجتى و إبنتى تم نقلهم إلى هنا . بعد سقوط النيزك
    Jack Sparrow ise vücudu ve ruhuyla ceza çekmesi için götürüldü. Open Subtitles جاك سبارو تم أخذه نفساً وجسداً ليس إلي مكاناً للموت بل للعقاب
    Bir tanesi Travma Merkezi'ne götürüldü ama başaramadı. Open Subtitles و واحد تم أخذه إلى مركز حوادث ولكنه لم ينجو
    Muayene için çocuk hastanesine götürüldü. Open Subtitles سيتم أخذه إلى مُستشفى الأطفال للعناية به
    Ciddi bir zarar görmemiş olsa da tedavi için güvenli bir yere götürüldü ve beni de yönetimin başında bıraktı. Open Subtitles بالرغم أنه نجا من ضرر جسيم تم أخذه إلى موقع آمن لتلقي العلاج
    Yeni Dünya'ya götürüldü. Open Subtitles الصليب قد تم أخذه إلى عالم جديدِ.
    Caiaphas'ın evine götürüldü, tapınağa ya da meclise değil. Open Subtitles لقد تم نقله إلى بيت قيافا، لا إلى المعبد وغرفة الحجر المنحوت.
    Son haberlere göre aceleyle hastaneye götürüldü. Open Subtitles أخر ما سمعنا , تم نقله بسرعه الى المستشفى نحن ننتظر التطورات
    Hasta başka yere götürüldü. Open Subtitles أن كنت تبحث عن ماكورميك فقد تم نقله
    Helikopterle San Diego'daki bir yanık ünitesine götürüldü. Open Subtitles وجب نقلها بالطوافة إلى قسم يعالج الحروق في سان دييغو
    Gizli bir operasyonla hava yoluyla Boston'dan Bethesda'ya götürüldü. Open Subtitles و تم نقلها جويا من بوسطن لباثيثدا بسرية مفرطة
    Binbaşı NCIS merkezine götürüldü. Open Subtitles الرائد أخذ إلى مركز قيادة مركز التحقيقات البحري
    Bunu size söylediğim için üzgünüm ama, Brophy, Kuzey Binası'na götürüldü. Open Subtitles أنا آسف أن أخبرك ، ولكن " بروفي " قد أخذ إلى الجناح الشمالي
    Bebek, ailesi evlenip onu açıklayana kadar güvenli bir yere götürüldü. Open Subtitles الطفل الرضيع أُخذ إلى مكان آمن حتى والديه يمكنهم أن يتزوّجوا ويستردّانه
    O pikniğe bir sürü yemek götürüldü! Open Subtitles لقد أُخذ الكثير من الطعام في الرحلة
    Hayır, o götürüldü. Open Subtitles لا ,لقد اخذوها
    Muhtemelen diğer 12 yaralı da çevredeki bir hastaneye götürüldü... Open Subtitles كما أن هنالك حوالي 12 مصابًا تم نقلهم إلى المستشفى...
    Elbette polis arandı. Cesedi de morga götürüldü. Open Subtitles تم استدعاء الشرطة بالطبع وأُخذت جثتها إلى المشرحة
    Burns, öldüğü açıklandığı en yakın hastaneye götürüldü. Open Subtitles برنز نقل إلى أقرب مستشفى وأعلنوا أنه فارق الحياة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more