"götürürsen" - Translation from Turkish to Arabic

    • أخذتنا
        
    • خذني
        
    • أخذتِ
        
    • ستأخذني
        
    • أخذتنى
        
    • إذا أخذتها
        
    • أوصلتنا إلى
        
    • أخذتينا إلى
        
    • اخذتني
        
    • اصطحبتني
        
    • المقدس سليم
        
    • خذنا
        
    Tamam, ama bizi çok güzel bir yere götürürsen. Open Subtitles حسنا ، حسنا ، فقط اذا أخذتنا إلى مكان رائع حقا
    Dinle, eğer bizi oraya götürürsen... sana gece kalabileceğin güvenli bir yer ayrıca taşıyabileceğin kadar... yemek, mermi ve gaz veririm. Open Subtitles إذا أخذتنا إلى هناك أعدك هناك مكان آمن لليل بالإضافة إلى الكثير من الطعام والذخيرة التي يمكنك حملها غداً
    Beni kasabaya götürürsen, anında anlarsın. Open Subtitles خذني الى المدينة ستكتشف ذلك بسرعة
    Gitmene izin vereceğim ama oğullarımı götürürsen, yemin ederim seni bulurum! Open Subtitles سوف أترككِ ولكن إذا أخذتِ صغاري أقسم بروح أمي الطاهرة, بأنني سأجدكِ
    Beni Paris'e götürürsen, sorun olmaz. Open Subtitles إن كنتَ ستأخذني إلى "باريس" فلا مانع عندي
    Eğer beni Madrid'e geri götürürsen, yolda konuşuruz. Open Subtitles ، إذا أخذتنى إلى مدريد . يمكننا أن نتكلم فى الطريق
    Bir dahaki sefere bizi konuşan kukularla alakalı bir şeye götürürsen gerçekten konuşan kukularla alakalı bir şey olsa iyi olur. Open Subtitles و إن أخذتنا مرةً أخرى إلى عرض "حديث النواعم" فإننا نتوقع بأن نرى "نواعم" في هذا العرض!
    Bizi The Who'nun yanına götürürsen, sana bu kloroformu veririm. Open Subtitles سأعطيك زجاجة المخدر هذه إن أخذتنا إلى (ذا هوو)
    Bizi götürürsen, bunu sana vereceğim. Open Subtitles إذا أخذتنا سوف أعطيها لك
    Beni Kralın Toprakları'nın kapısına götürürsen ederim. Open Subtitles خذني إلى أبواب البلاط الملكي وسأفعل
    Beni ona götürürsen, senin için rahat bir son düşünürüm. Open Subtitles خذني إليه, و أنا اعتبرك لا شيء . .
    Beni bir telefona götürürsen yaşarsın. Open Subtitles خذني للهاتف وسوف تعيش
    Eğer George'u baloya götürürsen bu değişebilir. Open Subtitles حسناً، هذا من شأنه أن يتغير ما إذا أخذتِ (جورج) للحفل الراقص
    - Bilemem ama bunu yukarı götürürsen... Open Subtitles ولكن إذا أخذتِ هذا
    Giderim... eğer sen götürürsen. Open Subtitles ... سأذهب اذا كنت ستأخذني
    Eğer beni Madrid'e götürürsen, yolda konuşabiliriz. Open Subtitles ، إذا أخذتنى إلى مدريد . يمكننا أن نتكلم فى الطريق
    Ama eğer onu hastaneye götürürsen... senin akıllı olduğunu düşünürüm. Open Subtitles لكن إذا أخذتها إلى المستشفى سأعتقد بأنّك حكيم
    Bizi oraya götürürsen arabayı alırsın ve ne yapacaksan yaparsın. Open Subtitles لو أوصلتنا إلى هناك بأمان، يمكنك أخذ سيارتها وفعل ما تريده
    - Bizi kocanın kaçırıldığı yere götürürsen at arabasının izini sürebiliriz. Open Subtitles لو أخذتينا إلى حيث أختطف زوجكِ، يُمكننا أقتفاء أثر تلكَ العربات التى أخذ بها.
    Beni herhangi bir yere götürürsen herşeyi Alice'e anlatırım. Open Subtitles إذا اخذتني الى أي مكان سأخبر الس بكل شئ.
    Ama beni hastaneye götürürsen beni bir hücreye kapatacaklar çok fazla ilaç içirecekler ve ne olduğunu söylemem için zorlayacaklar. Open Subtitles إذا اصطحبتني للمستشفى، سيعكفونني في غرفة مبطنة نفخي بالعقاقير، وإكراهي على إخبارهم بما وقع
    "bencillik yapmayarak geri götürürsen." Open Subtitles "لارجاع هذا العمل المقدس سليم. "
    Beni hastaneye götürürsen sana dava açmam! Open Subtitles خذنا الى المستشفى وسوف اخرج معك ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more