"götürmene" - Translation from Turkish to Arabic

    • أن تأخذ
        
    • بأخذه
        
    • تعيده
        
    O adamları, insanlarımızı bıraktığın yere götürmene ihtiyacımız var. Open Subtitles أنت تعرف المكان بالضبط نحتاج منك أن تأخذ هؤلاء الرجال إلى المكان الذي تركت فيه رجالنا
    Oğlumu bir yolculuğa götürmene izin vereceğimi nereden düşündün? Open Subtitles ماذا يجعلك تتوقع بإني سوف أوافق على أن تأخذ إبني فى رحلة على الطريق؟
    Annemi oraya götürmene ihtiyacım var. Bunu yapabilir misin? Open Subtitles أودّك أن تأخذ أمي لهناك، أيمكنك فعل ذلك؟
    Hayır onu götürmene izin veremem Open Subtitles لا ، أنا لن أسمح لك بأخذه معك.
    Onu oraya götürmene izin vermemeliydim. Open Subtitles لم يجدر بي السماح لك بأخذه هناك
    Ve bu cihazı tekrar NSA'ya götürmene izin verirsem ne olayım. Open Subtitles وسأكون ملعونًا إن تركتك تعيده إلى وكالة الأمن القومي.
    Annemi oraya götürmene ihtiyacım var. Open Subtitles أنا بحاجة لك أن تأخذ والدتي هناك.
    - Bokunu başka yere götürmene ihtiyacım var. Open Subtitles - أريد أن تأخذ بضاعتك لمكان آخر
    Eve götürmene izin mi verdiler? Open Subtitles هل يسمحون لك بأخذه للمنزل؟
    Onu eve götürmene izin veriyorum. Open Subtitles أنا آذن لك بأخذه إلى منزله
    Onu Ulusal Güvenlik Ajansı'na geri götürmene izin verirsem ne olayım. Open Subtitles وسأكون ملعونًا إن تركتك تعيده إلى وكالة الأمن القومي.
    - Geri götürmene izin vermem. Open Subtitles - لن أدعك تعيده.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more