"gözünün içine" - Translation from Turkish to Arabic

    • في عينيه
        
    • في عيني
        
    • في عين
        
    • إلى عينيه
        
    • في عينيك
        
    • في العين
        
    • في عينيها
        
    • في عيون
        
    • في وجهك
        
    • إلى عيني
        
    • إلى أعينهم
        
    • واسأله
        
    • في أعينهم
        
    • فى عينها
        
    • فى عينيه
        
    15 yıl önce o adamın gözünün içine baktım ben. O öldürdü. Open Subtitles لقد نظرت في عينيه منذ 15 سنة مضت,لقد قتلها
    Unutulmanın keskin kıyısında durmuş büyük beyaz canavarın gözünün içine bakıyordum. Open Subtitles جاثما على حافة النسيان أركز بصري في عيني الوحش الأبيض العظيم
    En azından orada düşmanın gözünün içine bakabiliyordun. Sadece biz ve onlar vardık. Open Subtitles هناك على الأقل يمكنك أن تنظري في عين عدوك إما نحن أو هم
    Evet, yetkili olan adamın gözünün içine bakın ve sakın vazgeçmeyin. Open Subtitles نعم، الرجل المسؤول، انظر إلى عينيه مباشرة.
    gözünün içine bakıp bunu söyleyemeyeceğimi biliyordu. Ben de onlarla birlikte gittim. Open Subtitles علم أنّي لن أقوى على النظر في عينيك وإخبارك، لذا غادرت معهم.
    Şu dört kuralı asla unutmayın bir; müşterinizin gözünün içine bakın. Open Subtitles أحفظ أربع قواعد أساسية ... أولاً انظر إلى زبونك في العين
    Kim olsa, her ne yapmış olsa da direk gözünün içine bak. Open Subtitles مهما كانت هويّته أو ما فعله أنظر في عينيه مباشرة
    Daha fazla bunları yapıp sonra onun gözünün içine bakamam. Open Subtitles لا أستطيع الاستمرار بهذا وبعدها أنظر في عينيه
    Bazen adamın gözünün içine bile bakamıyorum. Open Subtitles لكنّي لا أقوى على ذلك، أحياناً لا أستطيع حتى النظر في عينيه
    O, kızların gözünün içine bakınca bir kör kızı bile kendine aşık eder. Open Subtitles فهو عندما ينظر في عيني الفتاة ستغرم به الفتاة العمياء أيضا
    Saatlerce oturup birbirimizin gözünün içine bakardık. Open Subtitles كنا نجلس لساعات نحدق في عيني أحدنا الآخر
    Aşağıdaki hergelelerle pazarlık yaparken... hepsinin gözünün içine bakabilmeliyim. Open Subtitles حين أتعامل مع هؤلاء الأوغاد في آخر الطريق أريد أن أتمكن من النظر في عين أي واحد منهم
    Birisi, adamın gözünün içine bakarak... yenildiğini görmek. Open Subtitles إحداها النظر في عين رجل و معرفة أنّه انكسر
    Birinin gözünün içine bakarak hakkında çok şey söyleyebilirsin. Open Subtitles فبوسعكأنتعرفالكثيرعنأحدهم .. من خلال النظر إلى عينيه.
    Sadece umarım bir gün oturup, gözünün içine bakabilir ve sana neler olduğunu açıklayabilirim. Open Subtitles أتمنى فقط يوما ما أن أجلس أمامك وأنظر في عينيك و أتكلم معك
    Çünkü bizim filmimiz... seyircilerin tam gözünün içine bakıyor... ve yetere yeter diyorlar! Open Subtitles أنت بخير، يارجل لأن صورتنا شاهد الجمهور صحيح في العين وقل كفاية
    Baş başa kaldığınızda, gözünün içine bakacak ve yalan söylediğini, Open Subtitles والآن عندما تحظى ببعض الخصوصية أريدك أن تنظر إليها في عينيها
    Bu doğru, Tandoor Şehri'nde yürüyordum sonra maymunun gözünün içine baktım ve dedim ki... Open Subtitles هذا صحيح, لقد مشيت في شوارع تندور فأنظر في عيون القردة, و أقول
    gözünün içine reklam sokmanın yeni bir yolu sadece, Jen. Open Subtitles انها فقط طريقة أخرى للإعلان في وجهك لا تفعلي ذلك و سوف تندمين
    Saygı, önündeki kişinin gözünün içine bakmaktır, özellikle o kişiyi cezalandırıyorsanız. TED إنه أن تنظر إلى عيني الشخص الماثل أمامك، وخاصة عندما تصدر أحكاماً عليهم.
    Onların gözünün içine bakıp şunu dersin, Open Subtitles عليك فقط أن تنظري إلى أعينهم وتقولي
    Onunla yüz yüze konuş. gözünün içine bak. - Maranzano mu? Open Subtitles اجلس معه، واسأله بصراحة وانظر لردة فعله
    Bu şefersizlerin gözünün içine bakma vakti. Open Subtitles حان الوقت للنظر إلى هؤلاء الأوغاد في أعينهم
    Yargıcın gözünün içine bakarak parmaklarını yalıyor. Open Subtitles الآن هو ينظر إلى القاضية ... مباشرة فى عينها و يلعق يديه لكى ينظفها
    Asla bir hizmetkarın gözünün içine bakmaz. Sen beni dinle. Open Subtitles لن ينظر إلى خادم أبدا فى عينيه استمع إلى

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more