Sağ ol ama önce kendine göz kulak olmalısın. | Open Subtitles | أقدّر هذا، ولكنّي أعتقد أنّ عليكَ أن تعتني بنفسك أولاً |
Ve annene göz kulak olmalısın. Sorumluluk almak zorundasın. | Open Subtitles | وعليك أن تعتني بأمك عليك التحلي بالمسؤولية |
Bu sefer annemle babama göz kulak olmalısın, tamam mı? | Open Subtitles | عليكِ الآن أن تعتني بوالدينا، موافقة؟ -حسناً |
Daha iyi göz kulak olmalısın Woody. | Open Subtitles | من الأفضل أن تعتني بهذه عناية أفضل |
Yorgun olduğunu biliyorum ama bebeğe göz kulak olmalısın. | Open Subtitles | عزيزي، أعرف أنك متعب لكن عليك الإعتناء بالطفل |
Fakat onlara göz kulak olmalısın, tamam mı? | Open Subtitles | ولكن عليك أن تعتني بهم لأجلي، حسناً؟ |
Öyleyse ona göz kulak olmalısın. | Open Subtitles | إذاً عليك أن تعتني به |
Lütfen, evime göz kulak olmalısın. | Open Subtitles | رجاءاً، عليك أن تعتني بمنزلي. |
Onlara göz kulak olmalısın. | Open Subtitles | إنه يحتاجكِ أن تعتني بهم |
Sana göz kulak olmak benim için bir onurdur, Abigail. Sen de bana göz kulak olmalısın. | Open Subtitles | (أنا ملزم بشرف رعايتك (أبيغيل عليك أن تعتني بي بدورك |
Ona göz kulak olmalısın. | Open Subtitles | يجب أن تعتني به. |
Wen-ching'in fiziksel engeli var ona göz kulak olmalısın, ağabey. | Open Subtitles | ...ون تشينغ) و أمر إعاقته) عليك أن تعتني به يا أخي |
Caleb, Abby'e göz kulak olmalısın. | Open Subtitles | يجب أن تعتني بـ(آبي) الآن |
Caleb, Abby'nin göz kulak olmalısın. | Open Subtitles | يجب أن تعتني بـ(آبي) الآن |
Şimdi Ja-İn'in babası sensin. Ona ölene dek göz kulak olmalısın. | Open Subtitles | أنت الآن أب جا يجب عليك الإعتناء بأختك حتى تموت |
Sen bir kadınsın ve kıza göz kulak olmalısın. | Open Subtitles | أنتِ امرأة، عليك الإعتناء بالفتاة |