Birisi onun ölmesine göz yumdu. Bu bir ihmâlkârlık cinayeti. | Open Subtitles | شخص ما سمح لها أن تموت تلك جريمة قتل مُهملة |
Neden Tanrı Emily'nin iblislerce ele geçirilmesine ve ölmesine göz yumdu? | Open Subtitles | لماذا سمح الرب بحدوث تلبس لإيميلي من قبل الشياطين ومن ثم تموت؟ |
Sonra Orvieto'ya kaçmasına göz yumdu. | Open Subtitles | وعلماً أن الإمبراطور سمح له بالفرار إلى أورفياتو كما أُشيع |
İkinci yüzyılımın başlarında dünya başka bir yaratığın daha güçlenmesine göz yumdu. | Open Subtitles | في النصف المبكر الثاني من عمري العالم سمح لوحش آخر أن يرتقي إلى منصب القوة |
Babam generallerinin kendi hırsları için tahtı kullanmasına göz yumdu. | Open Subtitles | {\cH2BCCDF\3cH451C00}والدي سمح لجنرالاته باستعمال منصب العرش كدرع لطموحهم |
Birisi bunun olmasına göz yumdu. | Open Subtitles | شخص ما سمح لهذا أن يحدث |
Basina bunun gelmesine göz yumdu. | Open Subtitles | لقد سمح بحدوث هذا لكِ. |
Başına bunun gelmesine göz yumdu. | Open Subtitles | لقد سمح بحدوث هذا لكِ. |
Yine de ölmelerine göz yumdu. | Open Subtitles | وقد سمح بحصول ذلك. |